Fildişi kulelerinde kesersiniz ahkam,
Karnınız tok,sırtınız pek,hanenizse muhkem
Hakikatin karşısında edersiniz kem-küm
Ey nadanlar! Neden olursunuz lal-ı ebkem
Dil Dinimizin önüne geçti,
Basiret ver bizlere Allah’ım.
Kavmiyet kardeşliğimizi böldü,
Samimiyet ver bizlere Allahım.
Kur’an’dan uzaklaştıkça,
Hey yalan dünya yedin ömrümü
Ateşlere saldın yaktın böğrümü
Sana gönül veren çeker cürmünü
Şu yalan dünya aldatmasın bizi
Zaman adeta değirmenin taşı
Kalplerdeki duygular edilir mi tutsak?
Sevgiye nefrete getirilir mi yasak?
Sevmekte nefret etmekte aitse şahsa
Saygı duyulmalı duygulara bilhassa
İnanmak ya da inanmamak gönül işi
Elif ol, eğilme. Onurunu asla çiğnetme
Namertlere el açıp şahsiyetini mahvetme
Menfaat uğruna soysuzlara zağarlık etme
Üç günlük dünya hayatını adam gibi yaşa
ENSAR OLMAK
Mazlûmları zalimlere yapmayınız meze
Yerdekiler, göktekiler lanet eder size
Ayaklar altına almayın insan onurunu
Haysiyet celladı olamaz ecdat torunu
Gece ışıl ışıldı masmavi gözler
Senelerce sinem memleketi özler
Sevinç ve duygu yüklü manalı sözler
Billahi biz Erzincan’a gidiyoruz
Kalbimde atıyorum gurbet yükünü
ERZİNCANA GİDİYORUZ
Gece ışıl ışıldı masmavi gözler
Senelerce sinem memleketi özler
Sevinç ve duygu yüklü manalı sözler
Billahi biz Erzincan’a gidiyoruz
Zemheri ayı, gece zifiri karanlık
Kıyamet sahnesi sahnelendi bir anlık
Yıl bin dokuz yüz otuz dokuz ve Aralık
Yerle yeksan nice canlar verdi Erzincan.
Gökyüzünü kapladı kapkara dumanlar,
Millete varsa eğer iman, cihat ruhu, cesaret
Ölüme eyvallah der, asla kabul etmez esaret.
Elini-gönlünü açıp yönelir yüce Mevla’ya,
Ya zafer ya şehadet başlar diliyle duaya.
Hocam, gönlünüze, kaleminize sağlık. Filistin'deki kanı, zulüm ü görüp destanlaştırmış , İSLAM DÜNYASINDAKİ FETRET in hala devam ettiğini gözümüzün içine , yüreğimize sokan kelimelere hayat verdiğinizi, henüz kanı damlayan şehitlerimizin çilesini, yıkılan enkaza dönen Müslümanların sahipsizliğini ...