Hayal kırıklığım, cam kırıklarından daha çok
Teselli edecek senden başka bir dostum yok
Döküldü ümitlerim, sonbahar yaprakları gibi
Dostluğuna, ne çok ihtiyacım var toprak gibi
23.10.2003-10.23
Düşünmekten düştüm derde
Acep, benim sevdiğim nerde
Dertlerim oldu, perde perde
Gelip derman olsa, şu derde
Gece/gündüz hep onu düşünüyorum
Kar yağmayacak galiba derken
Öyle bir kar yağdı ki; diz boyu
Kesildi şehrin elektrik ile suyu
Tam da bayram arifesindeyken
Olmadı derde derman, senaryo planı
Şu erkeklerin gururu ile kadınların nazı olmasaydı
Belki de o vakit ayrılıklarla, gayrılıklar hiç olmazdı
O zaman sevgi ve muhabbetin tadına doyulmazdı
O an sevenler, ayrılık ve gayrılıktan yorulmazlardı
11.07.2001-10.10
Yuvada durur mu yavru büyüyünce
Dalında durur mu hiç meyve erince
Yangın sarmaz mı azaların değince
İnsan birhoş olmaz mı yâri görünce
Cevap evet ise, ne yapmak gerek sence
Gariplik ta ezelden arkadaşım oldu
Bazen saklandımsa da arayıp buldu
O vefasızlar beni çok mu çok yordu
Geçti gençliğim artık ihtiyarlık oldu
B. TUNCA/25.10.2000-16.37
Aşk çok albenili geldi baştan
İllallah dedim ben bu aşktan
Şaire aşk ağlatır, dert yazdırır
Aşk denince yaralarımı azdırır
Senelerce hülyalarımda konuk ettim
Kavuşmak için koşucu gibi seğirttim
Aşk ateşiyle yanan, ne ilk/ne tektim
Ah bi bilseniz, aşktan ne çok çektim
Bazen gecemden gündüzüme kattım
Yine gelip geçti şu ömürden bir yıl daha
Ömrümün çoğu gelip geçti kaldı azı aha
Çok ağlayıp az güldüm, ne söylem daha
Gidersem, gelmem herkes gibi bir daha
01.01.2004-01.01
Bugün yine pazar, gönlüm sanki oldu hazar
Bayram almış eline kalemi yârin şiirini yazar
O hasret gözyaşlarını mürekkep yapmış yazar
Şair, onun hasretiyle Ferhat gibi dağları kazar
Gün geçtikçe kalbindeki yaraları azdıkça azar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!