Yatağım taş toprak
Yorganım ot yaprak
Yıllarım, döküldü yaprak yaprak
Günahlarım batıyor pıtrak pıtrak
Hey dostum, söylemedi deme bak
İstanbul Sevgisi-1-
Önce hikayeni, sonra şanlı tarihini okudum
Sonra türkülerini dinleyip, şiirlerini okudum
Daha sonra kendini görüp, ta içine sokuldum
Gözlerimle görüp, ellerimle bizzat dokundum
Hırsızlık nedir bilmiyordum daha
Ogün öğrendim yalınayak kalınca
Geçmiş olsun dediler eve varınca
Bu, hayatımın ilk dersi oldu bana
Her bayram bu anım gelir aklıma
İçimde sevgin, elimde resmin
Sevgin kalbimde, dilimde şiirin
Tarihe sığmadın ki içime sığasın
Aklımda ismin, dilimde şarkıların
Nasıl unutulur, o unutmaz ismin
Bulunmaz âlemde eşin benzerin
Bugün burada sanki, yazdan kalma bir hava
Her kim olsaydı o da gelirdi benim gibi tava
Gerdan olmuş gökkuşağı İstanbul Boğazına
Hayranıyım onun taşı toprağı havası suyuna
Yankılanıyor martıların sevinç çığlıkları kıyıda
Bir elim kara/diğeri de yare deydi
Sanki de ateş parçası mıydı neydi
Elimdeki kar, içimdeki yağlar eridi
Başım, mutluluktan ta göğe deydi
Çoktan dökmüştü ağaçlar yapraklarını
Ah kardeşim ah derdin dert olarak yeter
Çektiğim kahır/çileyse mevtten de beter
Ölmeseydi peder olur muyduk hiç heder
Söylesene, kimde vardır bu kadar keder
27.12.2004-12.27
Yayla suyunu ilk kaynağından içtim.
O Yaban gülünü oymağımdan seçtim.
Yayık ayranı kalaylı taslardan içtim.
Edalımı görünce; kendimden geçtim.
Süt yoğurt ve tereyağın tabîsini seçtim
Evveli ve ahiri toprak
Tıpkı narin bir yaprak
Ayın on dördü gibi ak
Mıknatıs misalidir bak
Semada ay/yerde lâle
Biliyorum ki kara kutum bendedir
Fakat anahtarıyla şifresi sendedir
Ne olur, kara kutumu deşifre etme
Ne olur, dosta/düşmana rezil etme
Sen bilirsin, benim en gizli sırlarımı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!