Bir kasım ayında kümelenmiş yapraklar
Bağrını açmış taştan bağırlı kaldırımlar
Çocuklar basıyor hiç aldırmadan neşeli seslerle
Bir yabancı yürüyor kaldırımda hüzünlerle
Çocukları izliyor sessizce taa uzaklardan
Yapraklar ezildikçe bir sızı inliyor bağrından
Ne ilginçtir hayat denilen şu sahne
1934 doğumlu koca çınar
Bugün devrildi
yere
Yoksulu yetimi doyurdu
Çok küçüktüm, kundağa koymuştu annem beni
Ninniler söylerdi bana usul usul
Peki neden taştan yatağa koydunuz şimdi?
Neden fatiha okuyorsun anne?
Babam söylemişti ya
Başını yastığa koyduğu zaman parçalanır ruhlar
Duygu düşünceler tıkılı kalır karanlık mabette.
İnce ince akar özgürlük için hüzünlü acılar
Kuş olup uçarlar mavi semaya neşeli seslerle.
Kalbe saplanmış bir hançer gibidir taze hatıralar
Bir kumardı sana teslimiyetim,
Kaybettim bu oyunu.
Kifayetsiz kalır anlatmaya kelimelerim
Mahiyeti bilinmeyen duyguyu.
Sana bakmak haz verir ruhuma,
Gülsen sonsuza kadar
Çiçekler açsa yalaz dudaklarında
Bir görsem bir görsem
Güldüğünde şarkı söyleyen kuşlara
Ve eski yârini anımsayıp ağlayan semaya
İsmini söylesem
Anadolu yaylasında bir rüzgar eserken çehreme,
Haber getirir Türkistan'dan.
Selam söyle atarımın ülkesine,
Hiç ödün vermedik emanet duruşumuzdan.
Anadolu yaylalarında koşan çocuklar
Aşkların doğduğu yerdir burada saat kulesi
Mazinin tellerine vuruyor içimdeki sesi
Birçok insan gelip geçti önünden asırlar boyu
Onlar da her insan gibi beklediler vapuru
Ne erken ne geç herkes zamanında aldı bileti
Arkalarında bıraktıkları tek şey de maziydi
Şafak sökecek sevgilim.
Soğuk işleyecek en iliklerime.
Yine sensiz bir güne doğacak gözlerim
Sabahı bekleyecek ümitlerimle
Günler günleri kovalayacak, yıllar yılları
Uzakken mi çok güzel, yakınken mi berbattır?
Bu dünyaya saplananın akıbetı yalandır.
Saf aşkların modasının geçtiği bir devirde
Yaşamak, diri diri toprağın altında yatmaktır.
Ucuz olan ne kaldı dünyanın sahteliğinden başka?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!