Başak Ulutaş Şiirleri - Şair Başak Ulutaş

Bir nehirdi çok derindi yaşamak
Güldüm mü ağladım mı ayıramadım
Hep soran oldu cevap bekleyen
Söyledim mi sustum mu karıştı artık
Ben cevap bekledim töhmet edenden
Cevap lütfedildimi, fark edemedim

Yarin dilleri ballı
Kırk kûp dolu dirhem dirhem
Bilmem ki hangini seçem
Kırkı da birbirinden tatlî
Yarîn dilleri ahlat
Dilleri yirmi beş kırat

Aşiyan'da büyülenmişim
Bilememişim
Zalimsin öldürememişim
Cilveni dilber
Aşiyanda dolan
Aşiyanda kölen

Sılayı şerbet günahı bal ettin içirdin yine
Terkibi imkansız ilaç terki imkansız cismine
Ay dost dolamışım dilim ismine
Ben çözmüş ben bağlamışım
Gönlümü senle ben dağlamışım kime ne

Benim gibi adamdan çok şey bekliyorsun hayat
Ne kadar kök salsan her yere,her şeye
Nerede akşam orada sabah gibi bir şey eninde sonunda,
yaşamak
Acı olan her şeyi unutmak
Beraberinde en güzel şeyleri de.

Gidersen çocuk gibi ağlayacağım
Çünkü bir kar bûtün yolları kapatacak
Dônemeyeceksin
Sınırdışı ettim seni aşk diyarımdan
Çünkü küsersen içimde seni vuracaklar
Ağlayamayacağım

Dilime kulağımdan düşen acı bir yalan
İnan yüreğim inan
Bir daha bana gelirken
Eski sermayelerini getirme yüreğinin
Benim yaban mersini dudaklı sevgilim
Lütfen benim masalımın sonunda

Ömründe bir kere daha nankörlük edeceksen
Beni seçme bu sefer
İster istemez veriyor ilahi adalet cezanı
Kahroluyorum
Yakışmıyor seni düşmüş ağlarken görmek gözlerime
Dizlerinin üzerine kapanmış yıkılmışsın olmuyor

Ben sevilmeyi sevmekle mûkellef
Soframı daha kurmadım bile
Görûlmedi cihanda böyle tatlı muhabbet
Han sahibi yegane yolcu daha gelmedi bile

Ben sevmeleri seviyorum
Delice sevmeleri
Adam gibi sevmeleri
Senin gamzelerinde güller açıyor
Dilinde bûlbüller ôtüyor
... Ben böyle gelen baharları seviyorum