"Hayatta Ben En Çok Babamı Sevdim" şairi C. Yücel'e,
"Hayatta Ben En Çok Annemi Sevdim" şairi A. Budak'a
ve kendime
Hayatta ben en çok kendimi sevdim:
“fayton” şairine
bir kadını astım, sonra oturup altında ağladım
döküldü solukları ipin gerginliğinden
ikindiyle akşam arasındaki çizgide kaldım
bütün savaşlardan yenik çıktık ve yorgun
yolculuk gibi sürdürdük ömrü: günden geceye
bir sarmaşığa sarılıp kaldık sonunda: tutkun
yangınına su taşıdığımız gergin üçgenler
yerin üzgünlükle kırışan yüzündeyiz
unuttuk ihtiraslı bükülüşünü dudakların
dışına düştük ırmakların: kurak ve ayaz
ince çizgiler çektik kentlerle mağaralara:
ilk gördüğümde yaprakta uyuyordu
düşmekle tutunmak arası
su içecekken şırıl yağmurdan
beklemek kadar sonsuz
dudağımın kenarına oturup beni seyretti
renksiz harfler dökülüyordu renkli kâğıtlara
birşey unuttunuz geçmişe gittiğiniz misafirlikte:
kırdığınız ilk yürekten söz etmeyecektiniz hani
acemi gençkızlar gibi!
bırakacaktınız cam parçalarını yerli yerinde
bunu unuttunuz!
Yeni yüzyılda, Türk şiirinin önemli isimlerinden biri olarak görülebilir. Hem Hileli Anılar Terazisi kitabında hem de Uzak Zamana Övgü kitabında (ikisi de Can Yay.) bunun örneklerini verdi okuyucuya. Ayrıca, Budala dergisinde yayınladığı Soylu Yenilikçi Şiir manifestosuyla da şiir birikimini okuyuc ...