İstemem olmasın sevenim,dostum,
Bu kalleş dünyaya çoktandır küstüm,
Ne zaman toprakla örtülse üstüm,
Bayramım o zaman,şenlik o zaman.
Feleğin işine akıl ermiyor,
Her şey uyumlu da, tezat ben miyim?
Dertlerim peş peşe, aman vermiyor,
Söyleyin aynalar, bu zat ben miyim?
Ağardı saçlarım,kırıştı yüzüm,
Kaybettim kendimi, tanınmaz oldum,
Ne canan, ne sırdaş, arkadaş buldum,
Acıyla yoğruldum, kederle doldum,
Nasıl yaşıyorum, anlayamadım.
Altmış yıllık mazisi vardır bu teşkilatın,
Üye olmak kolaydır, yeter ki imza atın,
Parolası barışmış külahıma anlatın.
Her geçen gün dünyaya yayılırken illetler,
Bilmem ki ne iş yapar, şu Birleşmiş Milletler.
Yar sana âşık oldum,
Sevgi saçmaya geldim.
Kalbimin kapısını,
Sana açmaya geldim.
Çok düşündüm yoruldum,
Baldan daha tatlı hayatın varken,
Biri zehir katar,gelir aşına.
Baharı umduğun yerde ararken,
Rastlarsın hayatın kara kışına.
Duygu mahkum olur,sevgi anlamsız,
Sevecek gibiyim güzelim seni,
Söyler misin bana sen yarsız mısın?
Mecnun’a çevirdin yandırdın beni,
Yüreğimi çaldın sen hırsız mısın?
Seviyorum deyip terk eden sendin,
Şimdi pişman olan sen değil misin?
Ömrümü mahvettin, sen de tükendin,
Hazan görüp solan sen değil misin?
Ellere giderken hayli mutluydun,
Her ne varsa kâinatta,
Bakın görün, hey ne güzel.
Yaratanın şu hayatta,
Yarattığı şey ne güzel.
Kurulmuş bir şaşmaz düzen,
Ben bir köylü çocuğuydum,
Kim gurbete attı beni?
Birkaç yalan söze uydum,
Vatanımdan etti beni.
Göçüp geldim, bir şehire,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!