Babacım...
Hani hatırlıyor musun?
Bir keresinde ben çok üşümüştüm
Ellerim üşümüştü
Gecenin bir yarısında uykunun tam ortasında
Seni çağırmıştım yanıma
Sen sımsıcaktın babacım
..
Toprağı kazıyor nasırlı ellerin,.
Hallaç gibi eriyor ellerinde toprak.
Filizleniyor alın terin,
Anadoluda kavruktur babalar.
Gün doğmadan tarlada tırpanda,
..
Ben öleceğim günü bilmeliyim,
Ve bir bahar günü ölmeliyim.
Güneşli bir günde,
Bir gül bahçesinde gül toplayarak.
...
Bekleyen bir dost gibi,
Sarıp sarmalamalı beni toprak.
..
Babalar, anneler hepsi hem biliyor
yaşamin ahiri ölümdir, siliyor
ne sebepten istedi çocuklar böyle
çocuklar hepsi hem ahirda öliyor
..
Payidar olsun isterse gök kubbede nefesin,
Işık olsun cehalete, umut dağıtsın sesin.
Analar, babalar mahşerde yavrusun itecek!
Ne kadar yaşarsan yaşa, sonun ölümdür, kesin...
..
BABAM....
Sana olan sevgim satırlara sığmaz ki...
Hiç bir cümle bu minnetimi anlatamaz ki...
Bilsen seni öylesine seviyorum ki...
Bilsen seni öylesine özledim ki...
..........................................................(Suskun Satırlar)
..
Geçtiğimiz kış mevsiminde Ankara’ya geldiğimde merkezi Ankara’da bulunan ÇAMLIDERE VE DOĞA DOSTLARI DERNEĞİ yönetiminden bir davet aldım. Dernek Başkanımız Gazeteci Yazar Ali ÖCAL ve dernek yönetimindeki hemşerilerim beni dernek merkezinde her hafta düzenledikleri Çarşamba buluşmalarına devet ediyorlardı. Belirlenen gün geldiğinde şair dostlarımızdan hemşerim Ahmet EROĞLU ve yine dernek yönetiminden hemşerimiz Kadir CİVELEK beni Aydınlıkevler’den aldılar ve Yenimahelle’de bulunan dernek lokaline götürdüler. Dernek binasına girişimizde değerli dernek başkanımız Ali ÖCAL hemşerim başta olmak üzere; Ali GÜREL, Faruk ÇALIŞICI, Güresel EYLEN, Davut ERŞAHİN, İsmail ÇETİNER, Ümit KAYA, Mehmet YILMAZ, Hasan ERŞAHİN, Ali Fuat ATALIK, Hasan CEYLAN ve şu an tek tek isimlerini hatırlayamadığım Çamlıdereli gönül ehli hemşerilerim beni büyük bir içtenlikle karşıladılar, bağırlarına bastılar. Yıllardır gurbeti sıla bilmiş bir Çamlıdereli olarak doğrusunu söylemek gerekirse değerli başkanım Ali ÖCAL dahil bu hemşerilerimin bir çoğuyla ilk kez yüz yüze tanışma fırsatı buluyordum. O günkü toplantıya değerli hemşerimiz spor adamı ve işadamı Sami ALTUNYUVA’da kıtıldı. O akşam, gecenin ilerleyen saatlerine kadar şiirden, edebiyattan, sanattan ve spordan konuştuk, doyumsuz bir sohbet yaptık.Gerçekten böylesine gönül ehli ve Çamlıdere sevdalısı hemşerilerimle tanışmaktan ve birçok konuda ortak görüşlerimizi paylaşmaktan büyük keyif aldım.
O akşamki sohbetimiz esnasında; kurucusu bulunduğum Yeşilırmak Şiir Vadisi Grubu olarak Amasya’nın Taşova İlçesinde her yıl düzenlediğimiz, bu sene üçüncüsü yapılan ve artık geleneksel hale gelen BORABOY ŞİİR GÜNLERİ etkinliklerinden de söz edildi. Acaba böyle bir şiir ve sanat etkinliğini “Kendi memleketimiz Çamlıdere’de de yapabilir miyiz? ” sorusu çerçevesinde karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk. Sonuçta 26-27 Haziran 2009 tarihinde ÇAMLIDERE ŞİİR GÜNLERİ adı altında bir şiir ve sanat etkinliği düzenlemeyi kararlaştırdık. O akşamki sohbetimizi müteakip etkinlik tarihine kadar geçen süre içerisinde sık sık dernek yönetimimizle iletişim halinde olduk ve etkinlikle ilgili hazırlıkları günü gününe takip etmeye çalıştık. 22-23 Mayıs 2009 tarihlerinde üçüncüsünü tertip ettiğimiz BORABOY ŞİİR GÜNLERİ etkinliğine derneğimiz yönetiminden Faruk ÇALIŞICI, Gürsel EYLEN, Hasan CEYLAN, Mehmet YILMAZ ve Ahmet TEZCAN’dan oluşan beş kişilik bir heyet katıldı ve derneğimiz adına etkinliğimizin onur konukları oldular. Nihayet ÇAMLIDERE VE DOĞA DOSTLARI DERNEĞİ öncülüğünde bu sene ilk kez düzenlenecek olan ÇAMLIDERE ŞİİR GÜNLERİ etkinlik tarihi gelip çattı. Amasya’daki yoğun iş programlarım ve tamamlamam gereken işlerim nedeniyle ancak etkinlik tarihinden bir gün önce izne ayrılabildim ve 24 Haziran 2009 Perşembe günü Çamlıdere’ye geldim. Çamlıdere’ye iner inmez ilk işim şair dostlarımızı konuk edeceğimiz Çamkoru İzcilik tesislerine gidip, o mekanları gezip görmek oldu. Çamkoru İzcilik tesislerinde İzcilikten sorumlu Bakanlığımız yöneticilerinden Barbaros YILMAZ ve Tesis Müdürümüz değerli hemşerim meslektaşım Yücel KAYA hocamdan bilgi aldım, son hazırlıklar tamamlanmıştı.
Etkinliğin ilk günü, yani 25 Haziran 2009 Cuma günü sabah saatlerinde yanıma eşimi ve iki kızımı da alarak Avdan Köyü önünde Çamlıdere – Çamkoru yol ayrımında Çamlıdere’ye gelecek konukları beklemeye koyulduk derken ilk görünen araçtan değerli dernek başkanımız Ali ÖCAL ve değerli eşleri, değerli hemşerim Gürsel EYLEN ve değerli eşleri ile programda güzel bir şiiri seslendiren Çamlıdereli öğrenci hemşerimiz Sevim BEKTEMİR kızımız indiler, birbirimizle merhabalaşıp kucaklaştık. Birkaç dakika sonra şair dostlarımızdan Hünkar DAĞLI kendi özel aracıyla geldi ve onun ardından da Çorumlu şair dostlarımızdan Rifat KURTOĞLU kendi özel aracıyla buluşma noktasında durdu. Aşık Kurtoğlu ile ilk kez burada yüz yüze tanışma fırsatı buludum ve böyle bir gönül dostunu tanımaktan kendi adıma mutluluk duydum. Birkaç dakika sonra da Ahmet EROĞLU ve Faruk ÇALIŞICI refakatinde Ankara’dan toplu olarak harek eden şair dostlarımız geldiler. Kısa süreli bir hoş beşten sonra hep birlikte Çamkoru İzcilik tesislerine gittik ve birlikte öğle yemeği yedik. Öğle yemeğinin ardından vakit kaybetmeden yine hep birlikte Çamlıdere İlçe merkezine geldik. Erkek katılımcılar Cuma namazı için Çamlıdere merkez camiine gitmek üzere dağılınca bayan katılımcılar Belediye Düğün salonunda dinlendiler. Cuma namazını müteakip tekrar toplanıp kısa bir şehir turu yaptık; Çamlıdere merkezinde kısa bir yürüyüş ve ardından şehir girişindeki Kamil Bostan parkında fotoğraf ve kamera çekimleri yapıldı, dernek başkanımız Ali ÖCAL burada yüksekçe bir yere çıkarak misafirlere Hoşgeldiniz dedi ve Çamlıdere hakkında kısa bir bilgilendirme yaptı. Ardından İlçemize yeni yapılan spor sahası ve kapalı spor salonu gezildi ve en son olarak da Çamlıdere’nin manevi sembolü Şeyh Ali Semarkendi Hazretlerinin Türbesi ziyaret edildi. Türbe ziyareti esnasında, katılımcı hocalarımızın ve şair dostlarımızın hayranlıklarını gizleyemedikleri gözlemlendi. Akşam saatlerinde Çamkoru’da toplu olarak yenilen akşam yemeğinin ardından GELENEKSEL SİNSİN ATEŞİ VE OYUNUUNU izlemek üzere yine toplu olarak Çamlıdere yaylasına hareket edildi. Son altı yıldan beri ilk kez oynanan yöreye ait bu özel oyun katılımcı sanat dostları ve kalabalık bir izleyici grubu tarafından ilgiyle izlendi. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren sinsin oyununun ardından, misafirler konuk edildikleri Çamkoru izcilik tesislerine döndüler ve geceyi burada geçerdiler.
Ertesi gün, yani etkinliğin ikinci günü 26 Haziran 2009 Cumartesi günü izcilik tesislerindeki sabah kahvaltısının ardından katılımcılarla birlikte Çamkoru Göleti ve mesire alanı içinde bir gezinti yapıldı. Öğleye yakın saatlerde de etkinliğin Şiir Dinletisi bölümünün sunulacağı ALUÇDAĞI FESTİVAL ALANIN’na hareket edildi. Burada katılımcı şairler ve misafirler Çamlıdere Doğa Dostları Derneği Başkanı Ali ÖCAL ve dernek temsilcileriyle, Yeşilırmak Şiir Vadisi Grubu Kurucusu Taşova İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali Rıza ATASOY tarafından karşılındı. İlk gelenler arasında İlçe Kaymakamımız Hüseyin PARLAK ve İlçe Belediye Başkanımız H. Caner CAN vardı. Öğle yemeği olarak katılımcılara ve izleyicilere Ankara döneri ve ayran ikram edildi. Çay molası ve festival alanındaki son hazırlıkların kontrolünden sonra etkinliğin şiir dinletisi bölümüne geçildi. Etkinliğin açış konuşmasını Çamlıdere ve Doğa dostları derneği Başkanı Gazeteci yazar Ali ÖCAL yaptı. Konuşmasında böyle anlamlı bir etkinliğin ilçemizde düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek; etkinliğe destek veren kişi ve kurumlara teşekkür etti. Ardından programın içeriğine ilişkin konuşmasını yapmak üzere mikrofona davet edilen Taşova İlçe Milli Eğitim Müdürü Eğitimci Şair Ali Rıza ATASOY ve ardından kürsüye gelen Çamlıdere Belediye Başkanı H. Caner CAN konuşmalarını ansızın bastıran sağanak yağmur altında tamamladılar. Yağmurun olanca şiddetiyle devam etmesi nedeniyle programa İlçe merkezinde Belediye Düğün salonunda devam edildi. Burada konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Çamlıdere Kaymakamı Hüseyin PARLAK, katılımcı şairlere hitaben şairane bir konuşma yaptı ve böyle anlamlı bir etkinliğin İlçemizde düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti belirtti. Etkinliğin şiir dinletisi bölümü Kızılcahamam Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğrencisi Asuman ARSLAN’ın kendine özgü yorumuyla Ali Rıza ATASOY’un TÜRBE / ÇAMLIDERE ŞİİRİ başlıklı şiirini seslendirmesiyle başladı, istek üzerine programın kapanışı da aynı şiirle yapıldı. Etkinlğin şiir dinletisi bölümünde her şair kendisine ait bir şiir seslendirdi ve akşama yakın saatlerde program sona erdi.
..
(8 Mart Dünya Kadınlar Günü)
Yaratan yaratırken, kadını farklı gördü
Kadına ana dedi, müstesna bir yer verdi
Cenneti kadınların, ayak altına serdi
Yılda bir anılmak mı, her gün kadınlar günü
Saygısızlık sayarım, kadınlara bir günü.
..
hoş geldin bebek
sana ışıklı bir dünyayı hazır sunmak ve gel bu güzel dünyada doya doya yaşa demek isterdim.
Bin güzel dilekten daha güzel onbinlerce dilekten konfetiler yapıp barışçıl bir dünyanın ufkundan beşiğine yıldız yıldız akıtabilmek isterdim..
Karınları tok, sırtları pek bebelerden arkadaşlar işsizlikle tanışmamış analar babalar arasında güvenle koşturacağın bahçeler, doğruyu ve güzeli öğreten bilgiler,
Safsatalardan arınmış beyinlerin uçsuz bucaksız bilgeliği ile donatabileceğim özgür ülkeler, içinde savaş sözcüğü olmayan sözlükler…
Bunların birçoğu olmayacak bebek ama sana söz veriyorum
..
Rengini senden alır gün ışıgı savasırken bu dünya kanla
,ölürken bebeler,anneler babalar tutsak
SEN
aşkın yumuşak ikliminde bir bahar olursun
kuşları agırlarsın sabahları
ve düşünürsün,ıslattıgın bu ekmek için kaç insan can verir?
seni severim işte sırf bu yüzden...
..
Ayaklarım yürüdü benim
Şahit oldu tenim
Ayağım şikayet etti, taşıdı bu bedeni
Mahşer günü,mahşer günü
*
Bilmem. Bilmeden kötü mü çıktı sözüm
İncindi, kanadı özüm
..
Yazıma sevgililer günü duam ile başlayacağım.
İbrahim'den sevgililer günü duası;
Sen sevgilisi olmayan sevgisiz kalmış kullarına sevgili ihsan eyle yarabbim, sevgilim yok diye üzülen, üzülüp de ağlaşan kullarını bu mübarek 14 Şubat günü ve gecesi hürmetine gör ve onlara sevgili ver yarabbim :)) Ömrümüz sevgisiz, aşksız geçmesin bizim yüreğimizi çölleştirme oradan sevgi pınarları aksın yarabbim, sapıklara yol verme Fatmagülleri ağlatma yarabbim :)) Hala sevgiliniz yok mu? Belki de bu duaya amin dememişsindir. yol yakınken AMİN de de öbür seneyi olsun kurtar haydi. Kadınlar günü hergündür, ben Martı beklemeden o gün gelmeden tekrar tekrar kutlarım....
Unutmayın: Bir tek 14 ŞUBAT SEVGILILER GÜNÜ OLACAĞİNA bir tek o gün sevgililer günü olmasın. Var mısınız 364 gün 6 saat sevgilinizle olmaya...17.02.2012
***
..
Babalar,mayayı zevkle zerk eder,
Analar, acıyla bezer ürünü...
Babalar geç,analar çabuk affeder,
Farklıdır,her merhametin düğünü…
Çırpınır, eniyiye layık evlat,
Babanın sırtına yüklenmiş hayat.
..
Ciğeri ateşle yanan bağrıyanık analar, babalar
"Savaşa göndereceğim bir oğlum daha daha var
Onu da göndereceğim" sözleri söyleyeceğine
Savaşı sürdürenlere haykırıp yüzlerine tükürürcesine
"Ciğerim yanmıştır, başka ciğarler yanmasın
Ocağı sönen analar babalar artık hiç olmasın
Genç evlatlarımızın kanı boş yere akmasın
..
Sevgililer Günü
Sevgililer Günü, sevgiliyi bilmis ve bulmuslarin günü.
Gercek Yâr'i bulanlar icinse, hergün sevgililerin günü.
Berlin, $ubat 2006.
..
hava is kokuyor
yol kenarında simitçi çocuklar
yerlerde dilenciler
yan kesiciler
uyuşturucu satıcıları
kadın pazarlayıcıları
ekmek parası diyen analar babalar
..
Yine bir ananın bir bebenin hüznünü paylaşıyordu
Gökyüzünde kararan bulutlar durmaksızın
Ağlıyordu gürleyerek inleyerek
Sarıyordu gökyüzünü yeryüzünü acı gözyaşları
Ve kimse bilmiyordu gökyüzünün feryadını
Oysaki ağlardı analar ağlayınca
Oysaki ağlardı babalar ağlayınca
..
Kendimi bildigimden beri doğmadan öldürülen bebekler gördüm,
Büyüğüne saygısız kardeşler,
Vicdansız Ablalar,
Çocukları sevmeyen Abiler,
..
Daha on beş yaşında
Arife günü akşamında
Vurdu insafsız arabama
Babam sağ olsun
Yeterki canım sagya
Yapılır demirden araba
..
Bu gün hüzünlü Pazar
Anlatılmaz özlemler var
Geçse/de aradan yıllar
Babasızlığın sıkıntısı var
Söylemek istemese/de içindekini
Yüzünde buruk bir tebessümü
..