Gerçek dost kimdir? Dostlarım, sorarım
Güzellikler diyarında, gül bahçesine davet eden,
Cehennem vari ortamdan çıkmak için davet edendir.
Öğretmenim; sende dostluğa, gül bahçesine davet edensin.
Bize dostu dostluğu öğreten gerçek dost,
Ekimin 13 ‘ü Ankara başkent oldu,
Meclis Atatürk ile doğruyu buldu.
Hazırlıklar oldukça hızlı ilerliyordu,
Ekimin 29 ‘unda cumhuriyet kuruldu.
Cumhuriyet demek fazilet demek,
Derinden gelen ses.
Derine giden sessiz huzur.
Dinlemek için kendini veren,
İçimi delen, kalbimi ve beynimi işleyen.
Kanaviçe gibi şekil veren,
Büyük sarayın dilbazı gibi,
Gündüz geceye hamile, gece gündüze,
Karanlıklar aydınlığa, aydınlıklar…
İyiler mutluluğa mutluluklar huzura,
Kötüler iyiye hayran,içindeki yanlışı yenerse
Yanlışlar doğrulara düşman,
Düşmanın yiğidi doğruyu öğreten,
Aklıma ilk gelen cümle; evin temel taşı,
Erkeğinin yılmayan hayat arkadaşı,
Çocuklarının hayallerindeki sırdaşı,
Satırlara sığmayan mukaddes kadın.
Güzel kadın göze hitap eder,
Zafer, başaracağım diyenlerin,
Bayrak, uğrunda öleni olanların
Vatan, uğrunda her şeyini feda edenlerin
30 Ağustos böyle bir destan
Ağustos ayı destan yazılan ay,
Cıvıldayan kuşlar,ses veren rüzgar,
Mutluluk çemberimde bir oya
Kırmızı gülü kızım,
Mavi gülü oğlum,
Sardılar dört bir yanımı
Eğer bir ağaç olsa idi eşim,
Ruhum yaşar, bir tarafta bedenim ölür,
Yeşermek için kara toprakta.
Can vermek isterken çiçeğe,bedenimden bir parça
Ölür ve yol alır sandalla.
Baktım ki bir liman var altmış adım ileride.
Yürüyorum bitmiyor mesafe,
Marifet olan yerde hünerli bir el.
Zor işlerin olduğu yerde çalışkan bir el.
Alnındaki teri silmek için yağlı bir el.
Durmadan çalışır candan fedakar ustam.
Hayat yüzüne bir sürü çizik atmış.
gayet güzel eserler olmuş