demir kepenkler ardında
açılmamış bir rüya bakkaliyesi
kapıda birikmiş insanlar...
ekmek kuyruğumu bu diye soran sorana
saatler geçti
neden hala açılmadı rüyahane diye
Bezeyemedim dört yanını güllerle
Bir hoş tebessüm bırakayım dedim
Defalarca kırdığım yüreğine
Olmadı olamadı taştandı dilim...
Ben hancı idim sen yolcu
vasatı kibrit kutularında okurdum bilmezdim ne olduğunu
ortalamaymış anlamı
ortalama olarak yaşayacakmışız hayatı
dilimize gem vurduğumuzda görecekmişiz saygıyı
ortalama olarak bu doğru ortalama olarak ta yanlış
ortalamayı tutturamayıp biraz altına kaydınmı
sokakları dar gelmişti ruhumun
kaçıp kurtulmak istemişti kendinden
sonra çok sevdiği yağmur la
zaman mefhumunu unutmuş
eski bir dostla sarmaş dolaş olmuştu
hoş geldin! ! şebnem
seni her akşam gün batarken terk edeceğim,
her sabah sana kavuşabilmek için…
her defasında
bir başkası olarak karşına çıkacağım
ve her dönüşümde,
bir tel saçım daha ağarmış olacak…
ağlamak isterken buluyorum kendimi
sevda yangınlarının ardından
kendime hesap sorarken buluyorum kendimi
gidenlerin ardından
nedenleriyle başbaşa kaldığımda...
hal kalmaz elde avuçta
Bıraktığın yerden başla bakalım
Tuttuğun kapı kolu elinde mi kaldı
Olsun maymuncuk ne güne duruyor
Bir şarkı tuttur ıslığınla söyle
Dal içeri darma duman et her yeri
Önce kanepeden başla
Sana vedaya mı giyindim yarim
Neden ağlıyorum? neden üşüyorum?
Gözümden sızan neden yakıyor
Elmacık kemiklerimi
Eriyorum…
Yağdırdı mevlam göğünden suyu,
Ahmaktım ıslandım ne çare oda kar etmedi,
Yedi alemde lakap verildi adım silindi!
Ne çare kolay geldi aleme
Bir oturup dinlemeden 'dellendi yine bu deli'
Ne alim paklar bunu ne veli dendi
sevdiklerinizi serbest bırakın
gitmek ister ise yolunu açın
kendinizi suçlamak yerine
enine boyuna her şeyi tartın
üzülmeyin…
geri dönerse
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!