Sahici kuşlar arıyorum
Sahibi olmayan kuşlar
Bilinmedik ülkeleri tanıyan
Güvercinler bülbüller arıyorum
Bahçıvanlar arıyorum
Ah ayrılık
Bir kangren gibi çöker üstüme
Gidişin öyle bir akşam üstüydü
Ne gün ellerin değecekti alnıma bilmiyordum
Sadece adımlıyordun yolları bilmeden
Soluksuzdu kıyametin alametleri
Bu gelen sen ol ne olursun
Şu köşeden çıkan sen ol
Her köşeden ayak sesi geliyor
Her yerde bir uğultu, baykuş sesleri
Kurtlarla beraber çakallar av partisinde sanki
Tek tek sevgimizi kovalıyorlar sanki
Son baharlar dolanıyor üzerimde
Ne bir serzeniş, nede bir feryat dilimde
Öyle kalakalıyorum ömrümün ününde
Ne gel diyen var, ne ölüme sahip çıkan bu yerde
Nasılları niçinler unutmak bir matemin gölgesinde
Yolcusuyum bende çıkmaz sokakların
Kırık kanatlar altında topal karıncayım
Ellerine kelepçe vurulmuş sahte düşlerin
Gerçeğini arıyor eğri kolum beyaz ellerim
Tahttan iniyor bütün krallar gönül ülkemde
bir ses olabildin mi
ve bir yalnız soluk
koşulsuz yolların çılgın atlılar gibi masum
yorgun düştün mü asi rüzgarların elinde
şaşkın kaldın mı yürüyen gölgeleri görünce
Bir adam biliyordum bir adam
Kayıp şehrin meçhul yolcusu
Bir adam görüyordum bir adam
Loş sokakların değişmeyen tortusu
Bir sancı vardır karnında hiç bitmez
birini seviyorum dedi adam
birini, en güzeli, en güzel olduğunu bildiğini
seviyordu adam sevginin virane olmuş kalelerine inat
sahte gülüşlerin gölgesinde durmadan
iki kelimeye hapsedilmiş şarkıları yok sayarak
seviyordu adam
Adını bilmediğim bir şey bu
Yokluk var içinde bir heves can içinde umut
Nedir ki varlığın bir anadan üryan ceset
Kimler kanıp ta gelmedi ki diyeceksin
Öylede sevmek o değildi ki
Ellerimi kırdın ne diyeyim
Söyle nasıl söze gelsin kelimeler
Taş taş olup yağarken arşı alem
Nasıl beklersin gülmesini yüzümden
Nasıl da koşuyor, adımlıyor kırlangıçlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!