Ağır ağır
Siyah dolanırken yamacında
Ölüm tarak
Kar beyaz saçlarına
Yorgun umutlarının alacası çalmış
Ağırlaşan göz kapaklarına
Gecelere çizsin yıldızlar gözlerini
Bulutlar ardından gülümsesin ay
Kaybolsun kasvet yüreğimde
Sensiz gecelerin
Ayaz kesmiş düşleri
Güneşinin batışında
Gecenin sonsuzluğunda baharım
İki beyaz kanatta hasreti kucakladığım
Yansırken güneş rengi
Pembe tenin ak tüylerine
Yosun kokusu bedende
Beyaz bir kağıt
Birde kalem eline
Çiz yukarıdan aşağı çizgiler
Belli aralıklarda ama kalınca
Şimdi birde soldan sağa
Ve eşit olsun lütfen
Kırık bir ayna elimde
Hani bakınca dağınık hayalde
Yansırcasına buruk kalbe
Bakar gözlerde param parça...
Duygular sarılmışçasına sırlara
Bir masal başlasa
Çocukluğum da dinlediklerimden
Bir ninem olsa
Anlatsa başımı okşayarak…
Dinlerken dalsam
Mahzun, papatyalar
Tükenmekte zaman
Toprak kokar düşleri
Gecelerinin korkusu / yar tutkusu
Gamında gösterisi geleneğinin…
bir gecenin sessizliğinde
martıların kanatlarına yazdım adını
siyahların kat kat harelerinde
sensizliğin uçuşlarını seyrettim
sevgilerin kimsesizliğinde…
Bir el kalktı
Düştüğü topraktan
Son nefesini alırcasına
Şaşkınlığı / korku kıyılarında
Ulaştı iki çift yaşlı göze…
Bir gönüldü suskun
Mercanköşk karanlıkta
Damlayan kırmızı... yürekten
Kadeh dolusu gam gecede…
Kendini sunmakta
Dilin,rengin,duygunun ve herşeyin uyumunu hissettim.
uykularımın üzerine örttüm...kıyamadan.