Üşüyorum anne…
Göğsün gibi ısıtmıyor ki,
Sardığın bebek battaniyesi,
İnce ve soğuk geliyor tenime,
Hani ellerin vardı ya, sarıp sarmalayan…
Şimdi nerede?
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
yaşadıkları onların sınavıydı nasıl davrandığımız ise bizlerin..... bir çoğumuz ısrar eden, kıvır kıvır kirli saçları olan, çoğu zaman yalın ayak ya da terlikli küçük numara ayakları olan Çocukların uzattığı gül veyahut selpak mendillere denk gelmiştir...... aklımızda kalırsa iyi olur.!
,, ÇOCUK ÇOCUKTUR, ONLARIN ISRARLARI ÜZERİNE NASIL DAVRANILDIĞINI DA BİLENLERİZ ''
velhasıl, koşulsuz sevginin ben de dahil oluşmasına niyet ile.
Çok etkili
Sosyal bir yaranın siyah beyaz resmi gibi.
Hiçbir çocuk ana kucağından ayrı düşmesin.
yaşadıkları onların sınavıydı nasıl davrandığımız ise bizlerin..... bir çoğumuz ısrar eden, kıvır kıvır kirli saçları olan, çoğu zaman yalın ayak ya da terlikli küçük numara ayakları olan Çocukların uzattığı gül veyahut selpak mendillere denk gelmiştir...... aklımızda kalırsa iyi olur.!
,, ÇOCUK ÇOCUKTUR, ONLARIN ISRARLARI ÜZERİNE NASIL DAVRANILDIĞINI DA BİLENLERİZ ''
velhasıl, koşulsuz sevginin ben de dahil oluşmasına niyet ile.
amin..amin ecmain sevgili Nilüfer, amin...amin ecmain...
sevgimle.
derin soluk alma hissiyatı duyulanlar arasında içimize akan üzüntülerin parçası bunlarda sevgili Özge.
bir çok ruh dünyanın daha iyi olması için çalıştı, bunlardan biride rahmetli Cüceloğlu, mekanı cennet olsun.
iyi ruhlar olabildiğince hizmet için var, Çocuklar, Yaşlılar ve tüm Canlılar için daha iyi bir dünya olsun. olması gerektiği gibi.... sevgimle.
teşekkür ederim, her şeyin iyi olması için dualar ederek.
"Yara!"
Kocaman ve kapanmayan!
"Cami avlusu ve bebek..."
Bu nasıl uyuşma şimdi?
Oraya gelenler "Allah dostudur"
İbadet ehlidir,
Bulur alırlar
Bakar, büyütürler,
Vicdan sahibidirler demek mi?
Peki
Ya o bebeği terk eden!
Doğumuna sebep olan, ya da "sözde baba!"
Doğrusu kocaman bir yara bu
Hala kapanmayan!
Cami Avlusu ve terk edilmiş bebek!
İnancın sömürüsü,
Vicdanların iki yakası!
İçim eridi sabah sabah,
Tema iyi işlenmiş, tebrikler Huri Hanım..
teşekkür ederim, her şeyin iyi olması için dualar ederek.
Çocuğunu karnında büyüten mi, kalbinde büyüten mi gerçek annedir. Sorumsuz anne- baba olmaz olsun.
Sorumluluğunu almadığımız her şeye kader deyip geçiyoruz.Hiçbir çocuk bunu hak etmiyor.!
Her şeye rağmen içlerindeki sevgiyi,gücü keşfedebilmeleri duası ile…
Sevgiyle,Huri
amin..amin ecmain sevgili Nilüfer, amin...amin ecmain...
sevgimle.
Bu şiir ile ilgili 8 tane yorum bulunmakta