Böler ekmeğini helaldir aşı
Kale'de birlikte verdik biz başı
Yurdumun bin yıllık komşu gardaşı
Civan olur merttir Kürdün insanı
İngiliz karşıda Yunan karşıda
Kimi sevsem yıktı sevda bendini
Gönlüm sev demeye yüzüm kalmadı
Bülbül azık etmiş yiyor kendini
Kuruyan bağımda üzüm kalmadı
Soldu ellerimle ektiğim çiçek
Akşam oldu yine,yari beklersin
Döndün susuz,kurak,turaba gönlüm
Hasreti canına,katık edersin
Gelmez hiç bekleme,maraba gönlüm
Bütün kuşlar uçtu,kaldın yalınız
Akşam oldu gelip,kuruldum yine
Getir ne var ise,masayı donat
Bülbül gibi yanıp,vuruldum güle
Rakıyı getir dök,yarama damlat
Akreple yelkovan,gibiyiz yarla
Yalınca köyünde,Çeli mezrası
Uzaktır şehire,ara lambası
Hasta düşmüş çocuk,sızlar anası
Memleket boynunda,vebal Muharrem
Gürpınar Dağları,geçit vermiyor
Canından çok fazla memleketi sev
Anadolu bize asırlardır ev
Ululardan ulu al beyaz bir dev
Koru kolla sakın gözünden oğul
Güzeli güzel sev etme ihanet
Gülen yüzün saçar ışık
Şiir yazar sana aşık
Kara toprak oldu beşik
Niye sözden caydın kızım
Derdin büyük canın küçük
Çıkıp dağ başına,durmaz yürüdün
Dünkü çocuksun sen,ne tez büyüdün?
Kuşun kanadında,toydan tüyüdün
Ecelin dalına,kondun mu oğul?
Vatan millet deyi,gectin de serden
Pazarda mal gibi satar hep beni
Nice insanlara kandım dünyada
Sevdadan sevdaya atar hep beni
Adı geçen zorba kalbim dünyada
Ağaç kurdu gibi girip içine
Ürkek ceylan gibi durma hiç öyle
İki adım yaklaş uzaksın böyle
Karşıma geç bana türküler söyle
Cehennem diyorsan gidek seninle
Yok olur bedenim yanımda yoksan




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!