Köşelerde kahrolup mahvolduğumu
Boş hayallere dalıp avunduğumu
Yaşamaktan usanıp gençlik çağımı
Boş şeylere harcadım sensiz sevgilim
Kelepçeler bağlamış sana kalbimi
Hayalimde her özlemin
Köyüm seni çok özledim
Melemesi kulağımda kuzularının
Hasretim sesine bahçende bülbülünün
Cinnete musallat etti beton yığınları
Dinin İslam kutsaldır
Peygamberin sultandır
Tuttuğun yol Kur'andır
Dinine sarıl Müslüman
İsmin yücedir ey insan
Öyle bir yol tut ki ebedi olsun
Öyle bir dal tut ki hep yeşil kalsın
Gönlün neşe kalbin sevgiyle dolsun
Gerçek dostu ara sadık ihvan bul
Nefsine kul olma nefsi köle et
Yaşımız kırkı geçti
Et ve yağ yemek yasak
Pis koku garptan esti
İntizar etmek yasak
Eşkiya modernleşti
Bu dünya bir cadı karı
Bizler O'nun nüshaları
Kullanır isteğe göre
Unutulur ise töre
Alın yazım karası
Ah bu gönül yarası
Bu garibin cefası
Tükenmez yar tükenmez
Sokaklar hüzünlü yürüyen yaslı
Ayaklarım gitmez gözlerim yaşlı
Perişan gönlümü sen ettin gamlı
Ya beni atıver ya al yanına
Tarlaya giderim kurumuş buğdam
Boğazımda düğümlenir sözlerim
Çakılıdır gözlerinde gözlerim
Resminle avunuyorum ceylanım
Ümitsizlik batağında hislerim
Bir buse alırım fotoğrafından
Dinleyin ey dostlar bir kez halimi
Hicran sancıları tuttu dizimi
Düşünceler harap etti zihnimi
Bundan sonra seni neyleyim dünya
Ilık olsa ova buz olsa dağlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!