Arda Keskinkılıç 1986 İzmit doğumlu. Sakarya Üniversitesi Turizm ve İstanbul Gedik Üniversitesi Adli Psikoloji mezunu. Yazın alanında ilk olarak Sarkaç Dergisi’nde yazarlık yapmaya başladı. İki sene kadar bu derginin her sayısında yer aldı. Ardından değerlediği şiirleri “Modern Zamanlarda Mecnun” şiir kitabında topladı. Daha sonra düzyazıya geçti. Radikal Blog, Egoistokur, Kafkaokur gibi internet sayfalarında hem yazılarını yayınladı hem de kitap eleştileri yazdı. Tasavvuf alanında köşe yazarlığı yaptı. Ardından tasavvuf romanı olan Sahaflar Te ...
Sen beni seversen şayet çiçek satılır panayırlarda
Çingene kokan kadının cebine Türk parası girer
Ayağı çorapsız çocuğu medeniyetle buluşur
Harp olur, hükümet düşer
Aşksızlıktan kırılır tüm caddeler.
Karanlıktı...
Latin taş sokaklar boyunca yürüdüğüm
Ve köşeden dönüp bana doğru gelen
baştan aşağı
merdiven boşluğunu dolduran kadın parfümü gibisin
hiç görmemişindir o parfümü sürüneni
bilmezsin nasıl biridir
ama evden çıkarken alırsın kokusunu
donatır bedenini aniden
bugün ölsem üzülür müyüm?
ya da sürüklenircesine indiğimi
merdivenleri;
Kuş tüyü misali hayat
Alabildiğine kirli beyaz
Rüzgara emanet etmiş kendini
Göçer durur acı bir yalan gibi.
Umut yeşertir kanatlarından
Bir zamanlar..
Hatırlar mısın
Meridyen gibiydik.
Mesafemiz toplasan dört dakika
Sen merkeziydin hayatımın
Greenwich derlerdi sana
Sayfaların henüz boş
Mühim başlığın daha konmamış
İlk sayfasına adımı geçeceğim
Her bir satırına aşkı düşeceğim
Asude bir kitapsın gözümde
Sakın kendini diğerleriyle bir tutma
Sen hiç bilmezsin
Fransız aristokratı kızım benim
Buralar aşksız çivi gibi soğuktur
Şafak vakti fabrikalara
Proleter taşıyan otobüslerin
Lastikleri kadar kabaran kulaklarımla
heyhat!
bana sokak şairi
diyorlar...
bırakınız desinler
nerden bilebilirler ki
sana sıcak bir yaz akşamında
Gece oldu...
Fayton tıkırtıları geliyor kulağıma
Ardından atların pis kokusu
Gecenin sessiz kokusuzluğunda
Ağır basıyorlar burnuma
Arabacı ise
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!