AMERİKA ŞİİRLERİ

AMERİKA ŞİİRLERİ

Nuh Şahin

Amerika Irak'ı vurdu vuracak
Askerleri birkaç yıl orda duracak
Emrini tutan yönetim kuracak
vuralım marşı,akmasın göz yaşı

Savaş çıkaranlarkalır geride
Savaşır hep komutanı eri de
..

Devamını Oku
Olgun Ekinci

……… Sevda adamları kentlerinden uzakta ve yalnız ölürler… Sri Lanka’da balıkçı bir kadınsın eşlik ederken bana, Endonezya’da masalım, Vietnam’da gerçeğim, Ürdün, Cezayir, Filistin’de uğruna gözyaşı döktüğüm yavuklum, Japonya, Estonya, Rusya, Norveç’te şiirler yazan mavi renkli kalemim, Kamerun, Kongo, Bostwana’da yüzünü kaybettiğim siyahi tanrıçam, Portekiz ve Surinam’da dünüm, bugünüm, yarınımsın sevgili…

……… Etiyopya’ da kabile gelenekleri gereği sünnet edilen çaresiz kızların acısını yüreğini hissederken Endülüs’te şarap ve müzikle hüzünlenir, Elhamra sarayında dualar edersin… Danimarka’da denizkızının yüzünde seni ararken gözlerinin dehlizinde kaybolmuşluğum olursun sevgili… Manş denizinden Baltık’lara sürüklenen yaralı tekne olurum kıyılarına çarparken, savrulur, St. Gothard tünelinden Chacaltaya’ya çıkar nefeslenirim… Nefesini katarsın nefesime, tapusuz iki martı olur, Guatemala’ya kanatlanır, yorulur, iki şaşkın güvercine dönüşürüz, Machu Picchu’da koka içip, rahatlarken baygın düşeriz… Islak kanatlarından Yağmur Ormanlarına narçiçekleri saçılır, her birine uzanır, kokunu arar, öperken renklerin dökülür gözlerime, yüzümde cemreler açar mevsimden mevsime, savrulurum o an denizlere, toprağa…

……… Vatikan’dan Monako’ya yol alırken Korsika açıklarında kızarıyorum, sen korsanlardan ürktüğümü düşünürken Monako prensesi Stephanie geliyor aklıma, utanıyor, denizin kızıllığı ile kızarıklığım geceye yol oluyor, ‘’kırmızı sana çok yakışıyor’’ diyorsun… Ne çok severdim lise yıllarımda resimlerinden, kaç gece bekledim rüyalarıma gelir, yakamozları dalgalandırırız diye ve yağmur beklerken çamur yağar, gökkuşağının renkleri kirlenir, tüm deniz, nehir, dağ, ovaları karalardım haritalardan… İnsanlığın sustuğu anda, S.Arabistan Bahreyn arasındaki ormanlık alanda içki içerken yakalayan şeriat polislerinden kaçamıyor, mollaların verdiği idam cezasından yere düşerek kurtuluyor, gördüğüm rüyaya küfürler savururken, ‘’Arap Baharı’’nın kıskacında bilinmezlik ve felakete sürüklenen Orta doğunun Arap ve cahil haklarına acımaktan başka elimden bir şey gelmiyor…

……… Tanrının elerlide mi aynı renk derdim siyah beyaz yaşarken, uzak aşkları ve renkli kalem yokluğunda gözlerinin, yüzünün rengini çizerken Domuzlar körfezinde geceye düşer, seni ararım zamanın durduğu Küba’da… Havana Clup’te Guarapo yudumlar, şımarık liseli kızlar gibi gülümsersin… Bahama adalarında Amerika düşünce usuma, güneş yanığı tenimden kızarıklığım belli olmuyor bu kez ve Brooke Shields’den gençliğime düşen platonik acı ve yaralarım depreşiyor… Güneş ve yürek yanıklarından palto, eldiven, atkılarla sıyrılıyoruz Alaska ve Kanada’da üşüyüp, Antartika’yı, buzulları Eskimo’ları düşünürken… Gözlerinin buğulu ormanından dünyanın her yerine kalkan trende Fransa, Almanya üzerinden Polonya ve Macaristan’a yol alıyorum soluksuz… Tuna’nın efendisi Budapeşte’de ‘’Gül Baba’’ türbesinde dua ederken yüzüne çizdiğim çiçek ve uzaklara saldığın gözlerinden tanıyorum seni başındaki örtüye rağmen… Güne dönüyoruz yeniden, üşüyen ellerini tutarken sıcak ellerim, başka ülkelerin bozkırında…
..

Devamını Oku
Yaşar Yiğiter

Adam gibi bir liderimiz olacak
Emri verip kuzey ırağa girecek
İt vurur gibi PKK lı vuracak
Vurun artık vurun sabır kalmadı

Beş kasımda Puşt izin vermezse
Mehmetçik Kuzey Irağa girmezse
..

Devamını Oku
Aşık Ronedi

Yeter çektiğimiz çile
Vur gel emmi vur gel dayı
Vatana sahip çıkalım
Duy gel emmi duy gel dayı

Alman hollanda isviçre
Bizi satın aldı hele
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Kolu bacagi gözü zihni baldiri bellegi bilinci eli yüzü akli düsüncesi ihtiyati fikri tavri zevki keyfi vicdani tutumu davranisi bildigi bilecegi töresi kültürü gördügü gezdigi oturdugu ahlaki inanci kalibi cüssesi yedigi ictigi kalbi ve kafasiyla dilendigi gibi oynanip kurcalanmis olunan bozgun, kendini yontup dogragip kusursuz bir esaret iskeleti konumuna vitrinlestiren ustura ustalamisliginin yiginlastikca kalabaligi yogunlasan küresel –kimyasal fosillesmis insan cöplügü gibidir….
Bulunmaz maden ve minarellerin kaynagi hic tükenmeyen en bedava belesci yollarla her türlü kanunsuzlugu buyrugundan kacinilmaz itaatlilikte kollayan kusatan gündemlerle, hakkini mülkünü malini canini ahlakini inancini fikrini casaretini yerini yurdunu yuvasini onurunu gecimini kazancii birikimini duyumunu duyarliligini hukukunu haysiyetini ve tüm varini yogunu insanlik sicili silinmis cöküntü cürüme kopus yokluk sefalet kavga kin kargasa ayrisma catisma yozlasma kokusma bunalim gerilim sürüncemelerine toplanip biriken TOPLUMSAL YENILESME ve KESiNTiSiZ DEGiSIM, tam da buradaki yagma yikim linc talan gasp vurgun vahset dehset soygun sömürü düzeneginde sirketlesip sermayedarlasarak INSANLIK ÖLÜMÜ ENKAZ artigi üzerine HARAMi HAYDUTLUK tesisini kuran (had hukuk akil yol sorumluluk paylasim sevgi saygi vicdan onur haysiyet bilmez tanimaz ölüm zulüm tezgahli serbest rekabet piyasaci) atölye sahipliliginin bütün beklentilerini küresel kulluk kölelik pazarindan karsilayan olus bitis verandasidir….
ÜRETiMI ve PAYLASIMI OLMAYAN insanlik yoksunlugu bilmelidir ki bir gün cesedini bile tasiyamakta zorlanacak olan ÖZDEN iLiKTEN yer tüketir hep. Ardindan en saglam dokulari bile iflahi kesik mezarliga cevirir...INSANDA YiTiRiLMEMIS KARSILIGI olmali, ilk evvel evvelinde okudugundan anlam cikaracagi hayat. Yoksa Atatürk`ü okur, Kuran`i okur, kendi kiyagina HARAM malzemesi yapar her yolsuz yollu Hainlik ve Haydtluk...Demedi demeyin sakin..!
Bu tam da böyle oldugu icindir ki, BOZUK DÜZEN MEDYA PATRON BÜLBÜLCÜLÜGÜ yapilan her yerde, bu ülke tüm mafya borsa banka siyaset gibi kücük cikar bitlerinin asalagina rehin düserken, kiralandigi gecimlik penceresindeki bütün siparis güdümllükleri kapisindan kovulana kadar kimi aydin kimi sosyal kimi etnik kimi milli kimi manevi kimi muhsfazakar pozuyla yillar yili toplum degistirip insan tipi ayarlamalar yolunda,`bizim dükkanda her sekil görüse yer var sürüm piyasasinin KAFES GUGUKCULUGU yükümlülügünü yerine getirirler.
Özelligini yitirmis hersey renk desen bicim sekil tarz egim büküm kivrim kesim kulp kuyruk oyma büzme desme dagitma islemlerinin birebir aynisiymis hissi veren görünüs ve görüntüsüne ragmen, nesnel bütün anlam islev icerik ve tanimligini kabedip baskalastiginin yanisirasinda, bir de ÖZGÜRLÜGÜNÜ veÖZGÜR IRADESiNi yitirip yoksunlasmasini eklerse, insan insan olmaktan cikar, niyesini nicinini bile dogru dürüst anlayip farkedemedigini ZORUNLU DEGiSIM caresizliginin yönetip yönlendirdigi akintilara kapilip insani kendi özgüven özgünlügünde kisilige kavusturan bütün sevgi saygi akil ilim paylasim hukuk vicdan merhamet onur inanc kültür cesaret güven toplumsallasma bireyi karakterliliginden kopuk bozuk ve bulantili calkantilar girdabinda bogulup kaybolan ölmüs üzülmüslügün cile carmihli kürek mahkumlugunu esaretlenip zincirlesir…
Bu yüzden bir japonun bir arabin bir korelinin bir camaikalinin bir perulunun bir rusun bir romanyalinin bir yunanin bir sudanlinin bir viyetnamlinin bir eskimonun bir sirilankalinin bir portirikolunun bir bolivyalinin bir endonozyalinin bir nijeryalini bir tibetlinin bir lübnanlinin bir bulgarin bir slovakyalinin bir ukraynalinin bir brezilyalininve nihayet bit türkün dünyanin dibinden tavanindan demeyip herhangi bir belcikali alman amerikan isves isvicre kanada ingiliz yahut avusturalyali gibi ayni tutum tavir müzik zevk tad dokunus ilgi ahlak duyum giyim kivrim kulp kuyrukculugu yapan farketmez farkedilmezligi tektiplesiyorsa, orada yasadigiyla öldügü arasina hicbir onurlu duyarli özgür ve özgün hayat mesafesi ve yasamsal birikim kazanim katilim paylasim evreleri koymayan ANINDA FOSiLLESME kulluk köleligi boyutunda carpik yapilasma imalatina kendini var edip kayda deger önemlilikte görmeyen igrenti kacak y ve tiksinti yaklasimlariyla yasamdan soguyup uzaklasmisligin kosulsuz teslimiyetini kiyasiya kelepcelenip kilitlenir.
Kiyasiya ve kiran kirana…..
..

Devamını Oku
İbrahim Şevki Karanlık

Lübnan'da,
İsrail bombardumanında,
Yıkılan enkaz altında,
Lübnanlı bir çocuğum ben.
Bir tarafta hizbullah,
Arkasında,Acem molla.
Diğer tarafta İsrail,
..

Devamını Oku
Sevinç Kavuk

Atarlar ortaya iblis avucunda dolu laf curcunasını
Ayıkla hayal pirincin hayal dağında yığılı taşını…
Bu bir kirden aklanmaktır kirde kir boğulduklarıyla
Demek ki rastladık dersen, derler ki oy’du o sert kaya…

Bağış yapmamak da sığar mı hiç insan vicdanına?
Korku büyütülüyor, dağ fare doğurdu bu can pazarlığına
..

Devamını Oku
Sevinç Kavuk

Suç ; çocuğa işletilen kürtlük
Örtülü ; kirletilen çocuğa Tarikatlık
Ticaret; dehşetle sindir modacılığı cücelik
Suç örtülü ticaret yeni çağ kurulu kölelik…

Avrupa, halkını çok memeli damızlık sığır etmiş
Yirmi dört saatini akan memelerinden emziriyor
..

Devamını Oku
Ramazan Gökce

Niye kimse göremiyor,
Görenler niye ses etmiyor,
Avrupa bir oyun oynuyor,
Amerika bizi bölüyor…

Din ve bayrak aşıkları,
Niye hala haykırmıyor,
..

Devamını Oku
Akın Akça

Gökten ilişen
düzlemleri gibi bu yağmur damlaları,
boylamlarının taş kaldırımlara dikit olduğu …
Kara mazgalların karartma gecesi daha bir, aydınlatırken alacakaranlık, sokağı …

Absolute Beginners Bowie’den Ve ordan, Ashes to ashes; Doğu’yla Batı gibi bir noktanın
Buluştuğu kesişiminde Von Danieken’den Nazca’sal.. kararsız güney Amerika ve bir efsane,
..

Devamını Oku
Ali Haydar Kırbaç

ATAMIN KANIYLA YOĞRULMUŞ, bu vatan, bu taş, bu toprak
Bütün dünya selam durmuş, BENİMDİR BU ŞANLI BAYRAK

NE KUTLU, NE KUTLU TÜRKİYEM
NE MUTLU, NE MUTLU TÜRKÜM BEN.........(nkrt)

Adriatikten, çin seddine, bir düşün kendi kendine
..

Devamını Oku
Mehmet Gündoğdu

Abd
ah bu amerika
Obama geldi başa
belki gelir insafa
bence çok zor ama

huylu huyundan vazgeçmez
..

Devamını Oku
Niğmetullah Uçar

MİLLETİM GARİP

Onursuz olarak yaşamaktansa
Ölmek pahasına dik durmalıydık
Hedef zap’tı diye kandırmaktansa
Tüm kuzey ırak’ı kurtarmalıydık

..

Devamını Oku
Veysel Narman

Bunca zulüm olur'ken ırak'ta filistin'de,
Senin gelmen neyi deyiştirir bilinmez,
Tek bilinen yine zulüm var sende,
Senin gelmen'le zulüm'ler asla silinmez..

Bütün dün'ya duysun o mazlumların ahını,
Arşa dayanan o acı çığlıklarını,
..

Devamını Oku
Zerrin Tayfur

Kan kokuyor Türkiye
Durum gidiyor nereye
Her gün üç beş
Şehit verirken

Çıktı on beş yirmiye
Sabır sabır et deniyor
..

Devamını Oku
Seyfeddin Karahocagil

Kriz var sa, içimizde
Belki bakış açımızda
Kriz var mı koçumuzda? .
Nasıl birşey, ne değişti?
Hani, nerde, kaçımızda? ...

Aynı şaşaa, ihtişam
..

Devamını Oku
Taştan Çıralar

Tarih,geçmişin hatırlanacağı yegâne yazılı kaynaktır.Günümüzde ya unutkanlığımızdan (unutkanlaştırıldığımızdan) ya da duyarsızlığımızdan mı nedense,günümüzü doğru tahlilde af edilmez hatalar içinde olduğumuzu düşünüyorum.
Tarihten dersler çıkarılır,o deneyimlerle güne bakılır,çıkarılan sonuçlarla yarınlara hazırlık yapılır.Bu günlere gelinirken böyle bir yol izlemediğimizi söylemek,yerinde olmaz mı?
Bugün altı mart iki bin yedi.ABD Ulusal duruşumuzu kendi planları yararına oylayabilme aşamasına gelmiş.301.maddenin kaldırılması ve soykırım yapıp yapmadığımız kendilerince oylanıp sonuca bağlanacak.Diğer bir yanda ise aynı anlayışın ulusal anlamda dillendirilmesini suç sayan zihniyetin bu fiili işleyen vatandaşımızı yargılayacağı gün.
Biz buralara nasıl geldik? Ulusal duruşumuzun korunması,bu korumada neler varsa; inançlar,Büyük Kurtarıcı Mustafa Kemal,Bayrak,Toprak,kimlikler,Kurtuluş Savaşımız vb…Hangi hakla,hangi dost ve müttefik anlayışla varlığımızı tartışmaya açmaktalar.Bu anlayış dost ve müttefik sayılabilir mi? Bu anlayışa nasıl bel bağlanır da yap dediğini yapmakla kendimizi zorunlu sayarız. İşte bu iktidar her söylenileni yapmada birinci…!
Rus işgalinden korkarak Kore’ye asker göndermekten tutunda,ikili anlaşmalarla Küçük Amerika yratma düşücelerinin getirdiği sonuç hâlâ doğru kavranamamakta.Bir yandan ülkemiz nasıl Ortadoğu bataklığına sokulabilir planları yapılırken,bir yandan da iç ulusal bütünlük çözülmeye uğraşılıyor.Bu anlamda etnik kardeşlık yapımız üzerinde azımsanmayacak yol katettikleri aleni gözükmekte.Burada buna alet olan veya alet etmeye çabalananlar oturup akliselim biçimde düşünmeleri gerek.
Barış ve insan hakları adına Irak’ı işgal eden ABD gerçekten söz verdiğini Irak’a sağladı mı; yoksa,daha büyük insan haklarının ihâline mi yol açtı.Bu anlamda kendilerine daha iyi yarınlar düşleyen aldanışın altından çıkabileceklerin neler olabileceğini zaman geçirmeden doğru tespit etmek hayati bir doğrudur.Güçlü bir Türkiye Cumhuriyetinin vatandaş dediği güvenli bir ortam mı güvencedir,yoksa bugün dediğini yarın unutan anlayış mı…! B u konuda nice deneyim süzgecinden geçen bir halk sözünün hatırlanmasında büyük yarar olacağını umuyorum. “Ayağıma yer edem,gör ki sana ne edem” Gerçeği göremezsek, yarın içinden çıkamayacağımız derin çukurlara yuvarlanabiliriz.
Aydınımızı sözde çağdaşlık adına,ilgili insanlarımızı özgürlük ve İnsan Hakları adına nerelere getirdiklerini gözden kaçırmaktayız.Hakkımızda,olmayan haklarını kullanarak kararlar almaktalar.Bizler bu oyunlara gelerek bindiğimiz dalı kesmekteyiz.
..

Devamını Oku
Arif Doğramacı

Bak be efem halımıza
Mıh çakarlar anlımıza
At yerine bellenmişiz
Kimler biner sırtımıza

Bilir diye geçinenler
Bana uysal demesinler
..

Devamını Oku
Kerem Ulukır

Üç tarafı denizlerle çevrili
Boldur petrolü madeni
Türkiye'nin isteklerinden biri
Her ülke gibi Avrupa birliği

Asya ve Avrupa arasında
Şanslıdır Türkiye borlarıyla
..

Devamını Oku
Leyla Gülsüren

'Mükemmel olan İslamiyet’tir, Müslümanlar değil...'

Dünyada kaç imparatorluk var, kimler saltanat sürüyor hiç düşündünüz mü? Sizce şu an dünyada imparatorluk yok mu?

Bence dünyada imparatorluklar halen var, saltanatlarını da uzun zamandır sürüyorlar.

İmparatorluk, dediysem, ismen değil bunlar fiilen imparatorluk, hem de uzun zamandır.
..

Devamını Oku