AMERİKA ŞİİRLERİ

AMERİKA ŞİİRLERİ

Oktay Avcu

Burası Türkiye
Ne Amerika
Ne Rusya
Ne başka yer
Burası benim öz ülkem
Toprak benim
Taş benim
..

Devamını Oku
Halil Çolak

Musul. Kerkük, Telafer’im kan ağlıyor
Ağladıkça Türk milletinin yüreğini dağlıyor
Haçlı emperyalist Amerika zülüm yapıyor
Türk olan Türkmen eli kan ağlıyor


Musul. Kerkük, Telafer’im tarihte Türkün yurdu
..

Devamını Oku
Gülden Sarıoğlu

Senelerdir uyutuluyor;
Korkmaz şafakların çocukları,
Günden güne eritiliyor;
Ulusumun goncaları..

Televizyon dediler evime girdiler,
İnternetten dalga geçtiler,
..

Devamını Oku
İlhami Erdoğan

-Sanatçı Ahmet Yılmaz'a Sevgiyle-


Çantada Keklik'tir sâdık olanlar
Sadakât kapıya konur dert değil
Her köşeden dönüp yolun bulanlar
Sansar'dır, Tilki'dir, aslâ Kurt değil!
..

Devamını Oku
Adil Oğuz

Senin için çıktık bir gece yola
Beşparmak dağında verildi mola
Katliam yaparmış kahpe E.O. K
Yetiştim imdada yavru vatanım

Katlederler çoluk çocuk Türkleri
E O K.acı Rum un korkak itleri
..

Devamını Oku
Hasan Gültekin

Boş hayallerle yatıyorlar bir rüyaya
Biz sizin yahudi atalarınızı tanıyoruz,
Çirkin yüzlerini gösterdiler dünyaya
İsraili lanetle, sonsuz nefretle kınıyoruz!

Orata doğuda Filistin kanayan yara mı
Vermeyeceğiz biz size Mescid-i Haramı
..

Devamını Oku
Mehmet Halil

‘’Duracak’’ ışığı yandığı halde, durakta açılmayan kapı için, pardon diye seslendi inmek isteyen bayan. Sırtındaki geniş yük ile, daha hızlı ilerleyebilmek için, pardon dedi, kalabalığa dalan hamal. Adres sormak için köşedeki büfeye yaklaşan genç, pardon diye başladı sorusuna. Gıcığı tutunca, elini ağzına götürüp, pardon dedi, haberleri sunan spiker.
Pardon… pardon… pardon…
………………….
Burada dört satırla geçiştirdiğime bakmayın, aslında, kırk katır bile az gelir,
günlük ihtiyacı karşılamak için, bu kelimeyi taşımaya …
Hı, hı- cık, cık – he, he- şişt- hey- gibi birçok yerli kelimenin yerini aldığı gibi
o kelimelerin on katından fazla kullanılmakta her gün. Gizli bir anlaşma ile kaldırıldı sanki yerli kelimeler. Örtülü ödenek gibi nereye gittiği bilinmez...
..

Devamını Oku
Mehmet Çoban

Çocukluğumdan beri bana öğretilen batılı efendi
Dünyanın dört bucağında insanlara emretti
Yıllarca ne kadar gelişmiş, çağdaş olduğunu öğrendim
Nerede olursa olsun insan öldürdüğünde bir şey demedim

Sanki batılının insan öldürmesi
Ülkelere fütursuzca girip işgal etmesi
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

YENİ TÜRKİYENİN ZORLA İMTİHANI


Yeni Türkiye dışta sıfır sorun politikasıyla yola çıkarken dünya konjonktürünün değişmesiyle çevresinde bir sürü sorunlarla kuşatılmıştır. Geçmişte kriz, terör ve anarşiyle boğuşan Türkiye bu üç sorunun üstesinden gelmesini becermiş ama ona şimdi dış sorunlar hediye (!) edilmiştir.
Türkiye’nin yükselen güç olmasını kendi menfaatlerine aykırı gören dış güçler işbirliği ederek bu gücün önünü kesmek için ellerinden geleni artlarına koymamaya and içmişlerdir adeta. Önce İran sorun haline getirilmiş, onunla dalaşmamız istenmiş, şimdi de Arap baharının meydana getirdiği karışıklığı başımıza sarmaya başlamışlardır.
Önce Libya, sonra Mısır, ardından Suriye ve en son Irak karıştırılmış, bu ülkelerle gelişen ilişkilerimiz ve artan ihracatımız baltalanmıştır. Bunlar rasgele oluşan olaylar olmayıp büyük bir planın sonucudur. Ortadoğu’nun eski yapısını kırarak yükselen güç Türkiye’nin önüne sorunlar yumağı bırakılmıştır. Şimdi yapılmak istenen Türkiye’nin bir büyük problemler batağına çekilmesidir.
Bu Afganistan’da denenmiş, Türkiye orada oyuna gelmemiştir. Ardından Suriye ile dalaştırılmış Türkiye temkinli davranarak orada da iyi bir sınav vermiştir. Şimdi İşid belası başımıza sarılmaya çalışılıyor. Bu seferde umarım Türkiye temkinli bir hareketle iyi bir performans gösterir, başımıza örülmek istenen çorapları yırtıp atar.. Aksi halde İttihatçıların oyuna gelip Koskoca Osmanlıyı parçalaması gibi bir gaflete düşülür de elimizde kalan bu son toprak parçası da parçalanıp, bir daha toparlanamamak üzere tarihin karanlık sayfalarında yok olup gideriz.
..

Devamını Oku
Özay İşcan

Gazze kudüs benim canın
Açlık rezillik..
Buda yetmedi birde esirlik
Gördükce donuyor kanım
Bu insanlık dışı bir durum
Müslüman olana bu ne zulüm
Ben de can taşıyan bir kulum
..

Devamını Oku
Mehmet Demir Atmalı

KÜRT DEVLETİ YERİNE SÜRYANİ DEVLETİ?

- “17. yüzyılın başlarında İran’da çok ünlü bir Yahudi kadın yaşıyordu. Adı Asenath BARAZANİ idi. Babası Haham olan Asenath, Yahudi din ilimlerini tahsil etmiş ve Yahudi bilgini olmuştu. Yahudi Asenath BARZANİ’nin soyundan gelenler de “BARZAN” ünvanı aldılar ve Kürtleşerek İslam Dinine girdiler. Bu yetmedi, Nakşibendi Tarikatına da girdiler. (N. Erbakan, Turgut Özal ve T. Erdoğan’ın Nakşi olmaları bir tesadüf mü acaba?) Kuzey Irak’taki bölgesel Yönetimin Başkanı Mesut BARZANİ, işte bu BARZAN Aşiretine mensup bir YAHUDİ DÖNMESİDİR. Tıpkı bir suikasta giden gazeteci Musa ANTER gibi…
-Genel Kurmay arşivlerinden yararlanarak “Soykırıma Uğrayan Türkler” adlı kitabı yazan tarih araştırmacısı Gökhan BALCI da, Barzan Aşiretinin kökünün Kürtler’e dayanmadığını ifade etti.”*
-Türklerin Kürtçeyi yasakladıklarını ileri süren PKK'lılar, Barzani'ye ne diyecekler bakalım? Barzani, Sözde Kürt Meclisi’nde almış olduğu bir kararla GURMANÇCA'YI YASAKLADI. Bundan sonra Irak Kürt Bölgesinde SORANİCE KONUŞULACAK. Aslında SORANİCE(Süryanice) Kürt Lehçesi değildir. Arapça ve İbranice kökenli bir dildir. Aynı zamanda(Soraniler) Süryaniler Hıristiyandır. Gurmançlar Müslümandır. Talabani Kürt olmayıp, Hıristiyan bir Süryanidir. Süryaniler Kürt Değildir. Ermenileri Kürtlere zoraki akraba yaptıkları gibi, Süryanileri de Kürtlere akraba yaptılar. Türkiye Kürtleri GURMANÇCA konuşurlar. Barzani de kendi eliyle Yahudi olduğunu belgelediğine göre, Kürtler bu işin neresinde kaldı acaba? Ermeni araştırmacı Johannes Lepsius'a göre; 'Bu yolda Kürtler ölecek, Zafer Ermenilerin ve Süryanilerin olacaktır'. diyor. Yani yine; 'Alavere, Dalavere Kürt Memet Nöbete' oluyor. Şimdi Gurmanç Kürtleri bu işe ne diyecek bakalım? Artık Irak'ta Gurmançca yasaklandığına göre, Gürmançların mücadelesi de suya düşmüş oldu. Daha devlet olmadan Süryanice’yi (Soranice) Kürtlere dayatanların, Türkiye’den hak istemeye ne yüzleri olacak acaba? Kürtlerin Türk Soyundan geldiklerini düşünürsek, Kürtlerin yine Türk Devletinin yanında olmaktan başka çareleri kalmadıklarını görecekler. Kürler, tarih boyunca Türk Devleti ile bitlik olunca hep güçlü olmuşlardır. Bu defa da Türk Devletinin yanında olacaklarını umarım.
-Amerika önce İsrail Devletini Kurdurttu, sonra Ermenistan’ı, şimdi de Kürt Devleti adı altında bir SÜRYANİ DEVLETİ kuruyor ki, üslerini burada konuşlandıracak, İran'a vuracak ve Ortadoğuyu Süryani Devleti üzerinden kontrol edecek.
-Evet beyler kısacası satıldınız, satıldınız. O çok güvendiğiniz ABD sizi sattı. Barzani Talabani de dilinizi yasaklamakla sizi sattı. Bir gün Amerikancı, bir gün Amerikan düşmanı olarak harcanır gidersiniz. Taşronların, Casusların, Ajanların sonu budur. Kullanır bir tarafa atarlar adamı. Marksist Ermeni(Maocu) PKK'nın Amerikancı olması da çok tuhafıma giderdi. Nasıl Amerikancı Komünist olunur diye hep kendime sorardım. Kürtçülere SÜRYANİCE RESMİ DİLİ VE YENİ SÜRYANİ DEVLETİ HAYIRLI OLSUN diyelim. (*24.10.2007 Tarihli Tercüman Gazetesi Yazarı Sırrı Yüksel CEBECİ Makalesinden alıntı. S.9)
..

Devamını Oku
Oğuz Düzgün

Türkçe eskiden olduğu gibi yakında da Ortak Dünya Dili olacaktır.Zira bütün milletlerin düzene ve mantığa karşı bakışları ortaktır.Düzenli bir kâinat ağacının düzenli ve mantıklı bir meyvesi olan insan da elbette kaynağına mutâbık kalacak, düzenli ve mantıklı bir dil olan Türkçe' yi arayacaktır.

Türkçe üzerine çok sözler söylendi, çok çalışmalar yapıldı.Ama biz şunu söylüyoruz:
“Türkçe kendini savunan akıllı ve akıllıca bir dildir.Başka hiçbir dil Türkçe gibi nesnel zaviyelerle haklılığını ispat edememiştir.Elbette herkes öznel olarak kendi dilinin güzelliğini savunur ve belki bunda da kendince haklıdır.Ancak Türkçe bilimsel ve de mantıksal bakış açısıyla da düzenliliğini, güzelliğini haykırmaktadır.Bu yönüyle Türkçe sadece Türk denilen o asil milletin değil düzene meftun tüm dünya insanlarının dilidir.”

Biz diğer milletleri, onların dillerini ya da kültürlerini küçümsemiyoruz ancak Türkçe’de gördüğümüz o eşsiz güzelliği haykırıyoruz.Herhalde başka bir milletin de mensubu olsaydık eğer hakperestsek, yine de Türkçe derdik.

..

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Kötücül yıl, sıçanın yılı, pis yıl!

Yüksek ve metaliktir senin çizgin
okyanusun ve havanın kıyıları
boyunca, fırtına ve heyecandan
çelik bir tele benzeyen.
Fakat, Amerika, aynı zamanda
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

07.09.13 (Cumartesi)

Günlüklerime ara verdim. Yaşamak yazmanın önüne geçti. Önce tayin sonra düğün ve nihayet taşınma. Hepsi üst üste geldi. Senet’ül- hüzün mü desem, senet’ül -surur mu desem kararsızım. En zoru kız vermek. Ama Allah’tan bir hafta arayla gelen taşınma olayı bana onu unutturdu.
Şiir yazamıyorum. Oysa geçen yıl ne kadar verimli geçmişti. Bu Ramazan çok az birkaç örnekle kapandı. Söyleşi yazılarına bile vakit bulamıyorum. Konu başlıklarını defterime kaydediyorum ama yazmaya fırsat bulamıyorum. Yazmak mı yaşamak mı söylemi burada cevabını buluyor ve yaşamak gerçekten yazmanın önünde gidiyor.
Orhan Pamuk 'yaşasaydım yazamazdım' diyor ki doğru bu. Biz ancak yaşamadığımız zaman yazarız. Hayat bize sırt çevirince biz de onu sırtından bıçaklarız. O ölür biz hayal dünyasında yaşarız. Gerçek hayat yerine hayallerle avunuruz. Ne diyor büyük şair Yahya Kemal ‘geçmiş zaman olur ki hayali cihana değer.’ Ya’ her yazı yazılmasa da olur diyen ‘ akl-ı evvel sanatçıyı ne yapacağız. Yazıcıoğlu’na bu kitabı nakşedeceğine bir insan nakşetseydin diyen Hacı Bayram-ı Veli’nin söylemini ne yapacağız?
İşte ben de yazamadığım günler hep bunu düşünürüm. Yazmak mı yaşamak mı? İşte en büyük mesele. En çok da okuyamadığıma üzülüyorum. Gazete ve dua kitabım dışında face, Google plus ve internet haberleri dışında hiçbir şey okuyamıyorum. Eve yerleşememek sorunların bitmemesi, eksiklerin tamamlanamaması, ardında yeğenin düğünü, hepsi hepsi beni okumaktan alıkoyan şeyler.
Adamlar yine bir eylem planlıyorlar. Yok diren geziymiş yok diren ODTÜ imiş. Adamlar yol yapımına karşı eylem yapıyor. Bu kafa yıllarca gerici dedikleri adamların yenilik ve yatırım yapmasına tahammül edemiyor. Dün köprüye karşı çıkıyorlardı bu gün de hem köprüye hem hava alanına hem yol yapımına karşılar.’ Çarşı her şeye karşı’ tam da bunları ifade ediyor. Kendilerine son model futbol sahası hediye eden bir iktidara karşı statlarda eylem yapıyorlar. Biz bu ilkel statlarda oynamaktan büyük zevk alıyoruz diyorlar. Biz pislik böceği gibi kendi pisliğimizde boğulmak istiyoruz diyorlar. Yapılan bunca hizmeti görmüyorlar isyan ediyorlar. Bunca nimete nankörlük ediyorlar.
..

Devamını Oku
Hasan Fahri Tan

------Fuat, bu sana...


Gülden uzak dur Ey Bülbül…
Amerika gibidir o, /her dem bir B planı olan/
Sense gündelik yaşayan üçüncü dünya ülkesi.

..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Kusursuz eksiksiz tami tümüne yozlasmis cürümüs cökmüs erimis yoksun batak bagnaz bunalmis kokusmus alcalmis kücülmüs bencil kindar korkunc karanlik kötümser cekimser cirkef illet zillet kul usak dalkavuk ayakci isbirlikci köle sekil gösteris fiyaka ve özenti bagimlisi beylik-sultalik carmihina varini yogunu harcayip tükenen güdümlülükle, uydurulup icat edildigi tüm beklentilerin bile cok cok üstünde yagmaya talana vurguna körlüge isgale tecavüze kötülüge kirlilige esarete paylasimsizliga sömürüye hukuksuzluga bölünmüslüge kusatmaya tasaronluga katillige ajanliga piyonluga ayrismaya catismaya sinmislige nefrete düsmanlasmaya yoksulluga yolsuzluga ölüme zuluma korku ve caresizlik donatip, özgürlük baris demokrasi esitlik gibi algi-ilgi bulantisi küresel cerrahi müdahalelere kiraladigi katilligi süsleyip püsleyen BOP cehennem batakligi etrafindan azdirilip her cesit yikima körüklenen ve her türlü pustlugu serefsizligi ihaneti ruhunda gizleyip bedeninde barindiran, kiyasiya bir kalkisma var sevgili ülkemiz Türkiye´nin tümüne yönelik, agrlikli ve yogunluklu dogusunda…
Parali Askerlik düzenlemesini tipki bütün yagma talan arsa arazi maden hirsizlik yolsuzluk vurgun soygun sömürü ihanetini isleyip sagladiklari kisiliksiz karaktersiz ahlaksiz inancsiz bozuklugu özel kitapsiz hukuksuz kanunlarla meddelestirip günlük yasamin ayrilmaz vazgecilmezlerine kosullayip yerlesik sorgusuz sualsizlere islerlik kazandirdiklari gibi dayanip dösendiklerinin sonucu, zaten nicedir (bilhassa tüm haram hirsiz yolsuz ipsiz sapsizliklarin Yuro-amerikanlasma sosyeteligine özellikle ve özel heveslendirilerek her cesit insanlik bozulmasini Türkiye´ye yedirip yutturan ellili yillardan buyana günümüze katlayarak sürüklenip geldigi) evvel evvelinden varolagelen birbirini özenerek ülkenin tüm kazanimlarini alttan alta kmirip tüketip calismaz islemezlere körkötürümlestirdikleri DEVLET kurum birim ve kuruluslarini yagmanin talanin hukuksuzlugun acimasizligin sorumsuzlugun ihanetin delaletin kendileri kisilik karakterine ayarli uyarli yerlesik düzen haline getiren medyalar, komedyalar, modalar, holdingler, mafyalar,tefeciler, yariciler, bölücüler, talancilar, tecavüzcüler, soyguncular, sömürücüler, borsalar, bankalar, siyasiler,sanatcilar ve diger renkli isikli fiyakali yanip dönüp sönen azman irisi azgin sapkin ivirzivirlar, buralardaki tüm KÜRESEL KIYIM ve YIKIMLARINA bagli bölme ayrisma parcalanma kalkisma (özellikle KÜRT MARKALI) hainlik hinlik ihanetine karsi verilen can mal özveri gayret ve hayat kayiplarinda, hicbirzaman hic mi hic denecek derecede yoklardi….
Nasil olaydilarki….? Nasil…? !
Bügüne kadar ugradigi can mal ve sinir kayiplarinin tümünü agir ihanet isbirlii ve tüm dünyayi duyup görmeecek kdar kendi servet saltanat saray villa dörtduvarlasma alli pullu süslü püslü karanligina kilitleyip kapatmis irade bilgi beceri duyum paylasim sorumluluk yetki ve yetenek sahipsizliginin hayatin olanca olumsuzlujklarini kisisel keyfi-zevkine giyinmis kusanmisligiyla ÜLKE iDARESiNE ve toplum yönetimine sorgusuz sualsiz örtüp ödeneklestigi sebebiyle, sanki tarihsel yasanmisliklardan hicbir bilinc bellek kiyas akil fikir irade idrak birikimi olmamiscasina bütün yozlasmis cürümüs bitmis kokusmuslar sorasi her yikilisinda büyük kayiplar veren dünümüzü diriltip hortlatarak,özene bezene bugünlere bütün yikim yapili öldürücü bitirici batirici enkazini HAiNLiK maddesinden PEKAKA benzeri tüm üretilmis uydurulmus küresel pust ve piyonluk katilleriyle bölüsüp paylasarak mal mülk servet saltanat güc gösteris yetki ve irade sahibi olanlarin bizzat kendileri degil midir, devlet millet memleket hak hukuk onur huzur kültür sevgi paylasim sorumluluk gibi bütün insan degerli kisiligi ve karakterliligi tezgahini soyguna sömürüye kurduklari kiyim cehenneminde bozguna ugratan ve kendi keyfi cikari ugruna her türlü asagilasma adiligini gösterip sergilemekte had hudut tanimayan Serbest Rekabetci Pazar Piyasasi Yeni Dünya Düzeni kulpunda kuyrukcu yedekcisi tasiyani tasoronu, isgalciler, deyyuslar, tecavüzcüler, bankalar, mafyalar, siyasiler, tarikatlar, holdingler, ayarli sanatcilar, tefeciler, acilimci akademisyenler, modalar, müzzikler, manlenler, diziler, soytsrilar, sosyeteler, reziller, dalkavuklar, kepazeler degiller miydi….? Zaten onlarin dagi ormani köyü denizi türlü türl varllik ve canlilarinin beraber ve birlikteyasayip ortak hayat sürdürdükleri akil fikir duyum vicdan onurhaysiyet hassasiyet yasadikca huzur ve haz duyacaklri kabülünde sevgi müjdeleyip INSANLIK nesli alip devreden bir dünyalari olmadigi gibi, TÜRKIYE gibi bir dert ve kaygilari da yoktu ezel ezelden….
Sevgili ATATÜRK´ün kisiliginde harfiyyen karakterlesip, herkesin ve herseyin kendi yasam hak hukuk özgün ve özgür degerliliginde varlik gösterip hayat sürdürmesi yönünde kimsenin kimseye veyahut hicbirseyin dogal dünyasina karisip kurcalamamasi gerekliligi duyarliligindaki `yurtta sulh cihnda sulh` insan güvenirliligiyle haysiyet ve hassasiyet gösterisi, bugün tüm dünya isgal kiyim yagma talan yikim tasaronluk kurumsallasmasindan baska hicbir sey ifade etmeyen Birlesmis Milletler`den ve Biresmis Milletler Evrensel Beyannamesi`nden evvel insanligin önünde dünya hayatina konulmus sergilenmis yigit, cesur, katilimci, sorumlu, bilincli, ilgili, bilgili akil ve vicdan sahibi tutum dsvranis timsaliydi.
Bu ugurdan…
Yani yasadigi insanligi toplumu ülkeyi ve dünyayi tüm kisisel hirs körlük karanlik ihtiras yalan haram talan gösteris tantana saltanat beylik sultanlik krallik hanedanlik alcalarak yükseldigini sanan kisilik bozuklugu heves veya karaktersizliklerden uzak tutarak varini yogunu ömrünü hayatini akliyla fikriyle özüyle sözüyle bilgisiyle becerisiyle cesaretiyle vicdaniyla sorumluluguyla davranisiyla düsüncesiyle paylasimciligiyla (onurlu itibarli soydan getirip gelecege devreden sevgi-saygi dengesi tutumlu tutarli özgün iradelilikle) insanligini özümsemis kisilik ve karakterliligi TÜRKIYE CUHURIYETi ile sapasaglam güvenceler altina almis olan `Yurtta Sulh, Cihanda Sulh ` ATATÜRK haysiyet ve hassasiyetini, ` böyle zamanda bu devirde bu statüko kafayla hicbir yere varilip hicbirseyin sahibi olunmaz ` BOP toptancisi topyekün küresel isgal yagma talan taciz tecavüz akil ve mantikli servet saltanat kirallik habnedanlik düskünlügünü ÖZAL markali tüm bölgesel savas catisma yikim calkantilarinin hizmette milim kusur etmeyen `bir koyup bes alma ` ham hayal haydut haramiligine medya, mafia, borsa, ihanet, tarikat, hainlik, hinlik,banka, holding, siyaset, zevk, sefa, siddet,ayrisma, bölme, parcalama, yagma, nefret, kin, korku,hukuksuzluk, haksizlik, yolsuzluk, sefalet, ören, veran, yitmislik, yalnizlik, karanlik yapi bozukluguyla sevgili ülkemize keyifleri nasil biliyorsa, (On iki Eylül küresel dikta kanunnamesiyle) öylece sinip, sizip,sinsilesip, özel madolyonlandirilmis her türlü maksat ve kullanima elverisli cesaret yükselti seviyesinden BOP ESBASKANLIGI makamina kendilerini tüm sorgusuz sualsiz kanunsuz yolsuz hukuksuzlugun güc ve gösteris sahipliliginde yapilandilar…
..

Devamını Oku
Ahmet Emer

5-ABD’ nin ipine sarılarak, kafamıza çuval geçirenlerin kucağına oturduk. Hep Amerika’ nın çıkarına olacak şekilde / ABD’ den gelen buyruk üzere görüş bildirir olduk. Liberal gözü dönmüş kapitalist işbirlikçi sermaye ülkeleri; Irak’ a getirdikleri (!) özgürlüğün aynısını Libya’ ya, yakında Yemen’ e, Bahreyn’ e getirecek! Sömürgeci iki yüzlü kalleş ülkeler defolup gitsinler Libya’ dan. Utanmadan ve alçakça, “bizim işimiz Kaddafi ile değil, O’ nu devirmeyeceğiz” diyorlar. Peki ey namussuzlar, sizin ne işiniz var öyleyse orada? Libya halkı, Kaddafi’ nin zulmünden, yolsuzluklarından, keyfi ve baskıcı eylemlerinden bıkmış onların bitmesini, Kaddafi’ nin gitmesini istiyorlar. Neden her yanı yıkıp harabeye çeviriyorsunuz? Libyalılar böyle demokrasi mi istiyor? Böyle demokrasi mi olur?
6-Hanefi Avcı’ nın yazdıklarını görmezlikten gelip, O’ nun hakkında soruşturma açılarak, susturulmaya çalışıldı. O’ nun gösterdiği devlet içindeki çete örgütü gizlenmeye çalışıldı. “Esas T.C. ni yıkarak, okyanus ötesi sömürgeci güç ve onun kolladığı kaçakla ve O’ nun gözü dönmüş çanak yalayıcıları ile Ulu Önder Büyük Atatürk’ ün kurduğu devleti yıkarak yerine Ilımlı İslam adı altında, ne olduğu belirsiz bir devlet kurmak için silahlı/silahsız bir çete örgütünün kurulu olduğunu ve bu örgütün şu anda hükümet içinde bir kısım yargılamaları yönlendirdiğini, yürüttüğünü; bir kısım yasama, yürütme ve yargılamalarda baş rol oynadıklarını” bildikleri için, hatta kendilerinin de bu tezgahın içinde oldukları gizlenmeye çalışılmaktadır. Hanefi Avcı’ nın, Nedim Şener’ in, Ahmet Şık’ ın kitabında yazdıkları ne zaman sorgulanacaklar, yargılanacaklar? Böyle bir niyetiniz var mı?
7-Yargı bugün kimin, kimlerin elinde? Yargı siyasallaştı. Kimsenin yargıya güveni kalmadı. Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Doğu Perinçek, Mehmet Haberal, Hanefi Avcı, Nedim Şener, Ahmet Şık ve daha bir çok yazar ve gazeteci neden içerideler? Daha yayınlanmamış bir kitabın yazarını içeri tıkmak, ileri demokrasi dediğiniz zırvalıkla mı bağdaşıyor?
8-Toplumda yaşamın her evresinde, her yerde, her şeyde bir baskı, bir sindirme, bir susturma diktası neden? Nerede özgürlük, nerede bağımsızlık, nerede hak, nerede adalet? Parti adında adalet geçmekle adalet sağlanıyor mu? !
9- Basın yayın sektöründe 50 bini doğrudan gazeteci olmak üzere 100 bin kişi çalışıyor. Yurdumuzda, dünyada az ülkede görülür bir şekilde 15 bin gazeteciden yalnızca 500’ ü sendikal haklardan yararlanıyor. 14.500’ ünün sendikası yok. 2000 Gazeteci tutuklu, 1000 gazeteci soruşturma geçiriyor, 64 gazeteci içeride yatıyor! Gazetecilerin çoğu sorgusuz sualsiz, suçunu bile bilmeden içeride yatıyor. Suçum ne diyor, delil göster diyor; “sen hele içeri gir bakalım suçunu sonra söyleyeceğim, gizli çünkü, delilleri sonradan çıkaracağım” diyorsun! Böyle bir hukuk, adalet, yargı nerede görülmüş? Daha basılmamış kitap hakkında yazarını suçlu ilan edip, içeri tıkıyorsun! Ardından da “ Bizde, ABD’ dekinden daha özgür basın var” diyebiliyorsun, utanmadan bu ne aymazlık, bu ne yüzsüzlük!
10-Bizim vergilerimizle çalışan TRT senin borazanlığını yapıyor, bize bakmıyor, görmüyor bile! Sözünü tutmayan, yasalara karşı gelen ve çalışanlarını yasalara karşı gelmeye yönlendiren, eşini ve daha bir yığın tanıdık, eş dost, akraba, partiliyi TRT’ ye dolduran; sahte haham Tuncay’ ı okyanuslar ötesinden bizim paralarımızla konuşturarak bizim paralarımızı çarçur eden; katil Ağca’ yı yaptığı programlarla kahraman ilan eden Genel Müdür’ ün kime ve neye hizmet ediyor? Yayınlara bakın, doğru bir şey var mı? Hep yanlı, hep siyasi, hep bir partiyi kayıran yayınlarıyla, yalan makinesi oldu!
Ayrıca onlarca TV ve radyo sürekli senin borazanlığını yapıyor da seni eleştiren hiçbir TV ve radyoya göz açtırmıyorsun, hemen çalışan ve sahiplerini içeri tıkıyorsun! Bu mu ileri demokraside basın yayın özgürlüğü?
..

Devamını Oku
İhsan Şahin

İki partili sistem


İki partili sistem, Amerikan modeli
Kimin işine yarar, kimin hain emeli
Federasyon kapıda, millet bunu görmeli
Bu mübarek ülkeyi, bölüyorlar can dostum
..

Devamını Oku
Işık German Ersoy

Çin Halk Cumhuriyeti 2 Milyon 285 bin kişilik son sistem teknolojik donanımlı
askeri güce...
Amerika Birleşik Devletleri 1 Milyon 477 bin kişilik son sistem teknolojik
donanımlı profesyonel askeri askeri güce..
Hindistan Cumhuriyeti 1 Milyon 325.000 kişilik teknolojik donanımlı askeri
güce..
Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti 1 Milyon 200 bin kişilik son
..

Devamını Oku
Niğmetullah Uçar

FİLİSTİN

İsrail Gazzeye bomba atarken
İnsanlar sokakta korkar Filistin
Patlamalar ile kollar koparken
Can verir Allah’ı anar Filistin

..

Devamını Oku