bir gece ansızın çalarsa kapını sevda
geç kalmış deyip öyle bakma kapıya
kurumuşsa hasretinden lebi derya
suçu içinde kalmış mısralarda ara.....
.............
merhem olmaz pişmanlık, iyileşmez bu yara
anlamazsın, çullanır üstüne ağır ağır,
beyhude, hızırı nereden çağırırsan çağır,
sesin duyulmaz, istediğin kadar bağır,
Takvimde yoktur, bir başka mevsimdir kahır….
……….
uzundur yolu, gideni geriye döndürmez,
Hiç kızmasınlar, ama
Sevmem fotoğrafları..
Güzel anıları alır saklar,
Vermez birdaha sana…
Kötü anları hatırlatır,
Sokar seni bir sancıya…
bir tatlı söz, bir bakış yetmez,
gözden yaş gibi, geleceksen gel...
bir sarılmayla bu hasret dinmez,
ruhda can gibi, seveceksen sev....
................
aşk ne zaman nede mekan tanımaz,
kışta geldim dünyaya,
söz verdim mevlaya,
çok değil az olsada,
beşikten, mezara,
ben muradımı aldım....
sarı saçlar taç olmuş
kirpiklere yad olmuş
bilmem kime yar olmuş
akıl başta bırakmaz
sırra kadem gözlerin.....
bana ayrılığı anlatma
fırtınayla giden bulutlar gibiydi gidişin
evet bir dağ gibi hala ayaktayım
ne bir ot ne bir ağaç nede bir taş
şimdi dümdüz kaldı eteklerim........
..........
tik tak dedi saat ve uyandım
oysa ne güzel durmuştu zaman
atıp kırayım dedim suçu yok ki
nerden bilsin isyanımın pimini çektiğini
bende her zaman ki gibi geceye sardım hıncımı..
...........
evet hiç normal yaşamadım ben seni
ya karakışta tipi
yada kuru sıcakta ezaydın bana
ya dudağımda kahkaha
yada yüreğimde yastın bana
ya suskunluğumda nara
kırk yaşın da ve hala şiir yazabiliyorsan...
ve hala.....
içinde paslanmamış bir kaç tomurcuk varsa....
sayısız yenilgiye rağmen hala meydanlara çıkabiliyorsan....
bunca aklara rağmen,
genç kalabiliyorsa içindeki yorgun adam....
susmasın dillerin allah razı olsun
ÇOK GÜZEL BİR ŞİİR OLMUŞ.