.
.
.
Haziran'da merhaba diyeceğim bir çiçeğe,
Sonra kendi ellerimle bin parçaya böleceğim papatyaları..
Zamanın, unutuşla beni avutmasına,
Ve aynaların artık tanımadığı bir yüz olmaya.
Alışmak lazım,
Kendi sesinin yankısına arkadaş olmaya,
Kapanan kapıların önünde zaman saymaya,
Ve yağmurun, penceremde unuttuğu izleri silmemeye..
Küçük bir masanın iki kişilik boşluğuna,
Saatlerin aynı yarayı dönüp dolaşıp deşmesine,
Ellerimin takvimin yapraklarına gitmemesine,
Balkonun ay ışığını hapsetmesine,
Ve gölgelerin, adını bile unuttuğum suretler çizmesine..
Alışmak lazım, diyorlar ya hani,
Ama hangi rüzgâr savurabilir gözlerimde kalan son bakışını..
Hangi gece, bir vedayı eksiltmeden sabaha çıkabilir..
Hangi nostalji sepya değildir..
Bazı anılar küllenmez, bazı özlemler sönmez,
Sadece daha sessiz yanar,
Ve zaman, yaraları sarmaz, sadece üstünü örter.
Alışmak lazım belki,
Ama alışmak, bazen sadece
Yavaş yavaş yok olmak demek değil midir..
Mart 2025
Mahmut Sezai AltundağKayıt Tarihi : 21.3.2025 23:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!