Pembe bir zeminde, siyah desenler,
Kol kola girerek, halay çekerler,
Hayal aleminde, mecnun gezenler,
Selamı sabahı, kesip geçerler.
Umutsuz yaşarken, aşkı yerenler,
Bir boşluk var ki içimde,
Günden güne, daha hızlı büyüyor,
Kumu, kireci taşı, benden ama,
Etrafıma dört duvarı, başka bir el örüyor.
Ateş olmayınca, duman çıkar mı,
Sular yangınları, dize getirir,
İnsan sevdiğinden, hemen bıkar mı,
Aşkın tasarrufu, keder getirir.
Parayı tutarsan, zengin olursun,
Bedenin varlığı ile yokluğu farksız,
Yaşayabiliyorsan,
İyi kötü karşıt, güzel çirkin tatsız,
Düşüncelerden,
Anlaşılanlar, anlamsız,
Nasıl yaşarsan yaşa sevdasız,
Bir aşk ağacıyım ben, her mevsim meyve veren,
Verdiği meyveleri, aşıklara yediren,
Rengarenk çiçek açıp, kendisini sevdiren,
Bir aşk ağacıyım ben, ismine sevda denen.
Bir dağ lalesiyim ben, sevgi ile büyüyen,
İçimden gelmiyor, bu gün hiç gülmek,
Bade zehir oldu, içme diyeli,
Aklıma geldikçe, isterim içmek,
Bende o güzeli, sevdim seveli,
Vurulmuşum çapkın, gezerken yolda,
O kadar yaşlı hissediyorum ki kendimi,
Hayatta iyi kötü ne varsa yaşamış,
Yıllarca kalburla su taşımış,
Sanki bir sürü, torun yetiştirmişim gibi,
Ruhumun ihtiyarladığını,
Anlıyorum, derin bir üzüntüyle,
Bir zafer ki süngünün,ucunda şekillenir,
Asker deyince akla, Türk’ün ordusu gelir,
Düşman her an önünde, aman diye seslenir,
Bu ordu ki zaferle, cesaretle beslenir.
Gür sesinden dinledi, bütün dünya adını,
Türk övün, çalış, güven, boş bırakma yarını.
Çağıran her sesin, kesik tonunu,
Adım zannederek, koşturuyorum,
Ricayla yalvaran, garip ruhumu,
Şahlanan tay gibi, coşturuyorum.
Sızlayan her kalbin, kırgın ruhunu,
Böyle yalanlarla, avutma beni,
Söyle gerçekleri, yücelt sevgini,
Menfaati seçme, zora geldi mi,
Doğru tüm dertleri, getirse bile.
Yalancının sonu, mum hikayesi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!