Şayet bir gün, bir çıkmaza dalarsan,
Son ümidini, kaybedene dek, çabala,
Sende bir çöl gibi, susuz kalırsan,
Koş, koş, bulmak için bir vaha.
Bir gün, bir gül gibi, yanıp solarsan,
Açmaya çalış, ilk kırmızılığın gibi.
Neden bu vefasızlık, senden aldım ben zehri,
Verdiğimiz sözlerdir, yaşanan aşkın mührü,
Nazarlarda gizlidir, büyük sevdanın sihri,
Şimdi sonsuzluklarda, gözüm arıyor seni.
Hayatın tadı, sevince başlar,
Gülerken her gün, beni unutma,
Ruhumu titretir, dağılmış saçlar,
Geleceğim diye, beni avutma,
Geçiyor seneler, geleceksen gel,
Daldığım hülyalardan, çabuk uyanmak neden,
Mutluluğu yaşarım, kimseye görünmeden,
Kaçarım hiç durmadan, bulduğum her fırsatta,
Adına aşk denilen, şu yakıcı çileden.
Hasret çekmek istemem, bir murada ermeden,
Aşkın neferleri, hücum ederken,
Sevda oklarıyla, sarsılır gönlüm,
Hüznü terk ederek, zevke giderken,
Her türlü rüzgâra kapılır gönlüm.
Mazereti yoktur, sebep üretmez,
Karanlık gecemde, narin ve ince,
Pırıltılı yanan, mum ışığısın,
Eriyip tükenen, kendi kendince,
Seven yüreğimin, genç aşığısın.
Aşkımın harabe, sokaklarında,
Bir garip iftira,döner başımda,
Üzülür söylerim,gerçekten yalan,
Habersiz bir hasret,kalır ardımda,
Bizi dinlemeyi,bilmez aldanan.
Hakkın baki kalır,sorgu isteği,
İsmin yazılmış alnıma bir tanem,
Yeminim kutsaldır, dönülmez bilmelisin,
Zevk ile ismini, anarken dilim,
Yürekten bu adama, inan güvenmelisin.
Ne derlerse desinler, gerçeği görmelisin,
Bir sevince doğru, uzanır eller,
İlkbahar başlarken, sevdayı bekler,
Tavına ulaşmış, toprak üstünde,
Çiçekler misali, açar gönüller.
Rengarenk şenlenir, çözülür diller,
Derin bir ızdıraptır, karşılıksız bu sevda,
Her acının sonunda,elbet vardır bir fayda,
Üzerinden yükselen, o bembeyaz dumanda,
Onu sevmiş olmanın, anlamlı bir izi var.
Hiçbir amaç gütmeden,ezil aşkın altında,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!