Sezgi bir nev’i ‘içgörü’ olarak felsefede aşağıdaki gibi tarif edilmiştir:
“En genel anlamıyla, gerçekliği dolaysız olarak içten yada içeriden kavrayabilme, tanıyıp bilme yetisi. Adım adım ilerleyen gidimli düşünmenin yada birtakım uğraklardan geçerek yol alan usavurmanın tersine, bir şeyi doğrudan doğruya algılayıp kavrama; bilinçli bir düşünme ve yargıya varma süreci olmaksızın doğru dan, aracısız gerçekleşen anlama ya da bilme; hiçbir çıkarıma dayanmaksızın, dolaysız bir biçimde bilgiye ulaşma yordamı. Başka bir deyişle, önermelerden başka önermelere yönelerek, mantıksal yolla çıkarımlar yaparak ilkelerden sonuca ulaşan, tek tek parçalardan bütünlüğü olan bir düşünce oluşturan gidimli düşünme yoluna karşı, doğrudan ya da aracı kullanmaksızın düşünce kuran, bütünü bir kerede, bir bakışta tümüyle ele geçiren, şeylerin özüne dolaysız bir biçimde, doğrudan doğruya ulaşan, şeyleri tüm bir devingenliği içinde bütünlüklü kavrayan “içten duyma” yolu.” (Felsefe Sözlüğü- A.Baki Güçlü; Erkan Uzun; Serkan Uzun; Ü.Hüsrev Yoksal-Bilim ve Sanat Yayınları)
Gazali'nin (1058 - 1111) görüşü:
Geçmişe gitmek için bindim hayal kuşuna,
Kanatlarını çırptı, başladı uçuşuna.
İki bin yıl önceki vardık Kudüs kentine,
Yavaşça iniverdik Beyt-i Makdis semtine.
Gönlümde çağlayanlar, yine çağladı bugün,
Buğulanan özlemle semalar nefeslendi.
Köpük köpük heyecan, sularımda bir düğün,
Şırıltılı bir şarkı aşkınla bestelendi.
Sonsuzluk deryasına yola çıkan sularım,
Aczen ezelden gelmişim, şevktir geçen her bir anım.
Fakren ebedden geçmişim, meşktir gelen her bir anım.
Ol yâre gönlüm bağladım, O’ndan hariç her şey yadım.
Hiçtir benim gerçek adım, sonsuz olur her bir anım.
Celal ile yanmasın, yanmasın başkaları,
Yanmasın hiç kimseler, yaksın beni narları.
Yaksın, öyle bir yaksın, kalmasın canda bir can,
Kalmasın hiç bir isim, silinsin her şan, her san.
Yansırız ayn(1) içinde, nurundandır cemalimiz.
Halimiz say(2) içinde, ilmindendir kemalimiz.
Sana gelen yolların belli mesafelerinde,
Parlarız gar(3) içinde, şavkındandır melami’miz.
Tek bir Rahman olan Allah için,
her durakta surete dair gizli ve
aşikar şeyler vardır.
Eğer bu Hak’tır dersen sözün gerçektir.
Eğer başka hükme varırsan,
Gördüğüm her güzele gerçekten âşık oldum,
Birçok sevdiğim oldu, kalben sevdim hepsini.
Bir tek Sana takılıp, bir tek sana kul oldum,
Mümkün mü bulabilmek Sen gibi güzelini!
Seni öyle sevdim ki, Sensiz olamam Rabbim,
(Aşk-ı İlahi -46) Üftadeyim Gülce – Gülistan
Nur dağıtır nur cemalin, muhabbetindir kemalin,
Hüsn-ü hasen her şemalin, nazar eden hayraneyim.
Aşk hasreti aşkla geçer,
İki misli aşktan geçer,
İncizapla(1) gönül çağlar, (2)
Hakk’a gider kâm alır kâm. (3)
İki misli aşk bir ak kor,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!