Ömür duvarını dertlerle ördüm
Hergün azar azar bittim yetmezmi
Ne acılar gördüm,ne aşklar gördüm
Beni ataşlarda yaktın yetmezmi
Çekmeyen ne bilsin yangında özüm
Bir mecnun misali candan bezdiğim
Yanıp kavrulduğum çöller yaralı
Yeter artık ardın sıra gezdiğim
Dolanıp durduğum yollar yaralı
Kimi deli dedi kimi bunadı
Gamlanıp düşme dillere
Ağlama gönül ağlama
Sabretmeyi öğren hele
Ağlama gönül ağlama
Hani sevdiklerin hani
Her uçan kuşları keklik zannedip
Alaca kargaya boşa taş atma
İpek kumaşları iplik zannedip
Karaca boncuğu inciye takma
Biliyorum hoş dokunan ipeği
Üç oğlanın iki kızın anası
Doya doya murat aldınmı anam
Ne ağrısı kaldı nede acısı
Güz gülleri gibi soldunmu anam
Felek senin hiç yüzüne gülmedi
Yüreğimden aşk kurşunu yedim ben
Doktor ağlar merhem ağlar yarama
Dilekçemi gökyüzüne verdim ben
Yağmur ağlar rüzgar ağlar yarama
Göz yaşları kirpiklere dizilir
Sevda ektim sevdiğimin bağına
Nakış nakış oldu dizdim de geldim
Açılıp serpilen gül otağına
Aşkın kanununu yazdım da geldim
Şu benim gönlüme cemreler düştü
Gurbette gözlerim dalıp giderken
Sen neredesin ben meçhulde gezerim
Sevdam hasretine boyun eğerken
Sen BENDESİN ben neredeyim sevdigim
Ne kadar sevdiysem o kadar çile
Çektim çok yoruldum çekmen bir daha
Değil seni sevmek adını bile
Ağzıma alıpta anmam bir daha
O acı sözlerin bağrımı deldi
Bu kadar yalanla devran sürmeyi
Biz bilmeyiz sizde gördük tayyolar
Yandaş olmayanı düşman görmeyi
Biz bilmeyiz sizde gördük tayyolar
İnsan kayırmayı rüşvet almayı
Meğer hayat ne kadar kısaymış,
Meğer bu kadar kısa zamanda kendimize ve çevremize ne kadar çok zarar veriyormuşuz.
Kavgasız yaşamayı öğrendiğimizde,yıkıcı değil yapıcı olduğumuzda insanların SEVİ duyuları ön plana çıkar ve az zamanda çok güzellilkler yaşadığı zaman hayat çekilir olur....