Yalanı seven cahillere bir sözüm vardır,
Söyleyeyim gerçeği dinle sözümü,
Kaçıp gidenler bu diyardan birer ahmaktır,
Aç kulaklarını dinle sözümü...
Yoktur bir aşım ne yiyem bu dünyada?
Yunus'un dergahına zormuş gerçekten varmak,
Buğday almaya giderken varmış himmet almak...
Zikir eyleyip dönüp kıbleye, secde ettik Yezdan'a,
Yine bir yol gösterdi, kitap verdi Resullullah'la...
Ve ben yüzümü dönünce aynaya, görüyorum yine çirkin bir surat...
Kelimeler dökülüyor gözyaşı misali kalemimden Sanki kırmak istiyorum
Ab-ı hayat yudumlamış oldum mu sorsam kendime cevap bulamam,
Ve sen olmayınca geceler anlamsız, asıktır yüzüm hep sana
Siyah zülfün değmesin göğsüne, düşmesin küpelerin
Kırılır bir çocuğun oyuncağı gibi ağlarsın ya,
Meltem yeli eser seherde,
Bir güzel bekler gökyüzünde,
Neler saklar acep yüreğinde?
Sevdim güzeli bir cennette...
Şarkılar söylenmiş bu aşka duymuşsun,
Telli sazım seni vermem ellere,
Herkes senin için düşsün yollara,
Güzel sözler tatlı olan dillere,
Bir dem söylemek lazım akşamında...
Yollar gidene kitaptır hiç bitmez,
Gün batmaz gece olmadan,
aşkın bitmez yüzün solmadan,
Gidersen git,gözlerim dolmadan,
Sesimi duyarsan bu kâfidir...
Bir leylak olsam açılsam keşke,
Romantik duygulara kapılmadan oynadım oyunumu,
zarlar hep elimdeydi ne zaman atsam düşeş gelirdi...
İtiraz etsende hile yapmadım küçük kız,
mahmur gözlerle mücadele ediyorsun en kayıtsız zamanlarda,
defterler yetmiyor mısralarına,
çok uzun cümlelelerde kurmuyorsun ama,
Bu düzen böyle gitmemeli ey padişahım,
Yol ver dağında ben de gelem yanına...
Kurulmuşsun tahtına, demezsin vardır gamım,
Heybemi yüklenip çıksam senin karşına...
Sen padişahsın, bizler ancak bir vatandaşız,
Rüyalar görsem bir mecliste,
Hemen sana döner bakarım.
El açıp dua etsem bile,
Acep kabul olur mu beklerim..
Bir dal, iki dal bir ağaç verir,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!