Üzerime çökmüş bahar yorgunluğu.
Uyukluyorum, kuş sesleri içinde
Tabiat, uyanmış!
Her yer yeşil, esniyorum yorgunluk varken üzerimde.
Etrafımda, turunç ağaçları
Bak arkadaş, beni dinle beni sen
Çok güvenme sakın yalan dünyana
Bu dünyadan, göçenleri bir görsen
Görür görmez, ahret gelir aklına
Bak, dostum;
Hüzün varsa içinde, dök yerlere.
Alışkınım.
Ben toplarım, tane, tane yerlerden.
Bakışların hançer gibi
XX
Bakışların, hançer gibi parlıyor
Bir kez düşsün, elin bastona.
Bak, o zaman haline.
Of puf edersin, giderken yollarda
Yük olur adımların, kalbinin çarpıntısına
Herkeste bir neşe bayrammış bu gün
Gelen yok giden yok, bu nasıl bayram
Oturdum beklerim, ben üzgün üzgün
Değer mi Dünya'da, üç beş zevke hayat dediğin
Bir düşün!
Kandırma, kendini
Sana’ mı kalacak sanırsın.
Sultan Süleyman’a bile kalmayan dünya'da
Hep sevdim, hayatı
Hiç şikâyetim olmadı hayattan.
Ta’ ki, uzun ince yolun yarısına kadar.
İşte o zaman koptu ipler.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!