Camın yüreğine oturdun mu
Belledin mi cam nedir?
Söyle bana ey dostum!
Ana kalbidir cam
Dokunma hoyratça
Kırılıverir...
Gönül gemilerimde yelkenler fora
Kimsenin bilmediği limanlarda sen
Saklanıp durursun bunu biliyorum ben
Anlıyorum ufku saran nefesinden…
Çağrısı var gözlerinin martılarda
Ölüm konuşur gecelerde
Ölüm ki bir nefes alımı kadar yakın
Bir kuş uçumu kadar basit
Karanlık ve yalnızlık
Ölümden daha beter...
Değmezmişsin bir damla akan şu göz yaşıma
Bir gün olsun sevdiğimi kıymetimi bilmedin…
Bahar havası ile girip dertli kışıma
Çiçek açıp içimde, dal dal olup gülmedin…
Geçti yıllar sevgili, gücüm yetmez zamana
-Öğretmenden öğrencisine...”
Sevgili öğrencilerim:
“Eşini, işini seversen mutlu olursun” dediler
Eşimi de, işimi de seviyorum
Yine erken geldi bahar
Çağlalar çiçek açtı zamansız
Nisan yağmurları erken yağmaya başladı
Açma çiçek açma, gelme bahar gelme!
Daha zamanın var Nisan yağmurları
Deli poyrazlar hele bir bitsin
Bütün meyhanelerin kapısında ben
Bütün sokakların, bütün caddelerin
Ve bütün sokak lâmbalarının ışığındayım
Seni arıyorum seni,
Gece yarısı….
-I-
Ben de sizin gibi göçüp gideceğim
Bu dünyadan başka diyarlara
Geri donmemecesine bir daha
Anladınız mı, anladınız mı?
Goçmen kuşları…
Yine gecenin yarısında, son müşteri benim
Yorgun masalarda suskun kadehlerle
Dile gelir dertlerim...
Gel, geç karşıma
Şöyle otur, belini kıralım sohbetin;
Nasıl olsa hazır hesabı kaydetmeye
Kıştan kalan kara bulutlar
Rahat bırakın aydınlık sabahları
Çatık kaşlı bakışlarınızı çekin üstümüzden
Daha ne istersiniz bizden? ..
Özledik, çok özledik sıcak busesini güneşin
Ahmet Ünal benim okuldan öğretmenim olur.Onu çok seviyorum.İyi ki öğretmenimsiniz.