Yanımda akıttığın göz yaşın bana haramdır
Gül cemalinde açtığım goncadır sevabım
Benim aşkım seni kendi gözlerinden sakınır
Bana bakmayan o güzel gözlerindir makamım
Dertli gönlümde adın hep ben çarpar
Her nefeste ruhumu aşkın okşar
Leyl-ü şebnemde adın her an yanar
Senin sabahın gönlüme gün batar
Kırık kalpte solgun bir umut doğar
Hasret baharı solsa bile yazar
Geceye düşen dostun sesi titrer
Gönül bahçesine hep düşler serer
Gönlümde kevserdir nazarın mehtab
Bakışın şebnem sözlerin meyab
Ruhuma mecra sen hicabın hitab
Aşkına sermestim bu hal-i harab
Geç vakitte çiğ düşüyor gözlerime
Islak bir hayalle başlıyor geceye
Karanlıkta kalan asılı lambanın
Seni beklemek yalınlığı akşamın
Kor yıldızları nefsime almak gibi
Gam selinde sürgün bir ömür yolum
Ah ile yazıldı yazım gönül zorum
Sen cennetimsin İlahıma yarim
Bu secde yad-ı penahıma yarim
Nice yıllardır görmedim yüzünü
Kalbime nakşettim mahzun özünü
Bir gamzedir ki andım her sözünü
Leyla'yı ararken buldum gözünü
Benden süzülerek geçersin
Göz bulanık, kalbim sensin
Esresin rüzgar gibi bir yolca
Birde içimde kopan fırtına
Gözlerin bir bahardı, bahar geçti mi bilmem
Sana söyleyemediklerim içimde birikmekte
Bir söz belki bir an, beni değiştiremem
Sustum, suskunluk bazen en büyük cümle
Gönlüme aşkını ömrümce yazayım
Ben gölgesinde kalmaya razıyım
Mutluluğun yüreğime değer
Bensiz olsun olacaksan eğer
şair