Sakin bir gönül;
Rabbim diye yalvarır durur
Yaratılış imtihanı çok zordur
Yalvarmayı bilen ferah bulur
Bazen kalpler daralır
Sıkıntı;
Sessizliğe dur diyecek
Dünyadan zevk aldırmayacak
Dost olayım derken düşmanlığın kapısını açacak
Doğruluk yapayım derken yalnız bırakacak
Parmağımızı bastırıp öldürebileceğimiz bir böcek
Dev görünenlere karşı O’nu korumak onlara düşecek
Mağaranın önüne kıldan ince bir ağ gerecek
Kureyş’in büyükleri orada kimsenin olmadığına hükmedecek
Kendini küçük gördüğümüz böcek
Devlerin korkmaz gözlerini korkutacak
Endişeler içinde kıvranan sen
İstikbal duygusu seni yakan
Beş on yıl için.niçin ızdırap çeken
Boş ver bunları gerçeklere baksan
Ahret istikbali hiç aklına geldi mi
İtin tanımadığı birine sırtarışı
Ölümün de hayata öyle dik duruşu
Küçük bir hayvana timsahın göz dikişi
Bu görünümün yortur bir eşi
Sonu malum hayvanı işi
Ümraniye benim ilk göz ağrım
Üsküdar’a inip,için için ağlarım
Açtım ellerimi Eminönü farkındayım
Bitmez tükenmez acıların derdindeyim
Bir yanda açılmış hizmet
Cansızlar tam kul
Etmiyor isyan bil
Sen niçin isyanlardasın ey gönül!
İsyan eden o olmalıydı ne değil.
Asi olsa da sonu yok
Güneş balçıkla sıvanmaz derler
Güneşi görmeyince üzülürler
Gazla sıvandığını bilmezler
Gözlerini açıyor varlık derler
İnsanlar üstünde bir varlık
Neredesin sen yabangülüm
Öpmeye kıyamıyorum
Görmeye doyamıyorum
Neredesin sen yabangülüm
Hatıran unutumayacak kadar büyük
Hayata vurulan darbe
Gök yüzüne çıkmak nerede
Çıkmak isteyene inmezdi o darbe
Yanlış inen her darbe
Coşturur,yükseltir her yerde
Galip eder insanı bir günde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!