Öpeceği çiçeği seçen damla
Sana gözyaşım toprağa nem
Ggüneş içimize gülümserken
Muhterem ay neden gizler yüzünü
Elbette kolay değil
Gönül almak
Gecenin dürüst karanlığı
Sabahın serinliğini bekliyor
O gizemli kuşluk vaktinde
Kaldırımdan atlılar geçiyor
Aşınmış eşikler ya sonrası
Herşey benim parçam,her şey beni anlatır.
Kimi zaman coşar,kimi zaman aldatırım.
Almışsın başını iki elin arasına,
Düşen yaprakları bakar sayarsın,
Ey çoban çeşmesi,
Aktığını sanırsın, oysa akan benim.
Ufkum açıldı derken
Şafak söktü gönlüme
Derdim bir kor gibiyken
Umut serpildi yine
Aniden uyanmışım
Hayat bir pervane,
Bir kulağında sen,
Bir kulağında ben,
Çeviren kişi başka;
Keşke çevirse aşka.
Gönlüm asr-ı saadette
Gözüm devr-i fetrette
Kalbim sevr-i Ahmer'de
Yardım et ey Server
O korkulu mahşerde
Kamıştan, karayazım yazıldı
En derinden, mezarım kazıldı
Elif ba ile mühür basıldı
Konuşulmadı; kısa fasıldı.
Törpülenmiş atlar, benim dengim
Kırmızı kaplı defterim
Yirmidört saat açık ofis
Saçlarım dikenli tel
Beynim kafatasımda hapis
Izdırap ilmeğiyle ördüğüm
Şaşılacak bir şey
Ahmet şiir yazıyor
İstenmiyen biriydi oysa
Rahatsız olurdu her kes
Aranır dı hep kaşınır dı biyerleri
Hastaymış gibi bir hali var dı
Döküldüm sular gibi gecelerden,
Damlalar boşaldı pencerelerden,
Selviyle beraber eğiliyorum,
Onlarda benim dostum,uçuyorum.
Sarhoş olmuşum derinden içmişim,
Bir sağa bir sola yalpalıyorum,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!