Söyle, ey garip bülbül!
Bu mahzun halinin,
Bu boynu bükük duruşunun
Bir sebebi olmalı, söyle!
Kaçırdığına mı yanarsın,
Gülünü başka ellere?
Yine dün gece
Girdin düşüme,
Yine eskisi gibi
Düştün benliğime!
Yine solgundu yüzün
Bir sel düşünün!
Sevgi seli diyelim biz adına...
Önüne geçilemeyen
Engel tanımayan bir duygu bu
Dileyelim ki hep
Sürüklesin bizi mutluluğa
Her şeyi en çok kendi biliyor sanan
Üstelik her şeyden çokça anlayan
Yok mu çevremizde böyle insanlar?
Etrafına kendini öyle tanıtan!
Bilenler suskun kalsa, saygılı olsa
Hiç düşünmemiştim
Seni sevebileceğimi
Sana gönül verebileceğimi
Aklımdan bile geçirmezdim
Sevda bahçesinden
Sana güller dereceğimi
Ben bir define avcısıydım
Koşturur dururdum hep
Zengin olma umuduyla
Elimde dedektörüm
Gittim hep peşinden
Onun ses verdiği yere
Hani her gün batımında
Bir kızıllık boğar ya ufku
Hani güneş veda ederken güne
Ağlarmış gibi gider ya
Yaş dolu gözler gibi...
Hani sevip de ayrılır da insan
Buna emin ol ki sevdiğim
Sende vazgeçmem asla
Çıkarma bu sözümü
Aklından, hiçbir zaman
Belki... Belki ilk değildin
Ama son kadınımsın
Hasret dolu yalnız akşamlarımda
Hep senin hayalin var karşımda
Bir tek seni sevdim bu dünyada
Ah bu geceler, sensiz geceler! ...
Yalnızım, yapayalnızım bomboş odamda
Bir hal oldu bana bu aralar
Günlük tutar oldum
Bu yaştan sonra
Hem de hiç sektirmeden
Günü gününe.
Günlük yazar oldum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!