Altın sarısı o kumral saçların,
Buğdaysı tenine ne güzel uymuş.
İçimi yaktı yeşil bakışların,
Sevda dedikleri galiba buymuş.
İncecik belinle fidansı boyun,
PINAR
Pınar, içimde bir pınardır durmadan kaynar,
Pınar, çocukça yatağında taşlarla oynar.
Pınar, alçak gönüllüdür göklere yükselir,
Pınar, bize meyillidir durmaz yine gelir.
Sahneye çıkarken başladı sızım,
Bülbül gibi öttün, şakıdın durdun.
O nasıl konuşmaydı öyle kızım,
Beni yaralı yüreğimden vurdun.
KAFKASYAM
Ayrı düştüm vatanımdan, yarımdan,
Kafkasyam, baharım, öz diyarımdan.
Anlamaz oldum töremden, arımdan,
Kafkasyam, baharım, öz diyarımdan.
KERVAN
Bir çok deve bir merkep başlarında,
Yükün aldı, düştü yollara kervan.
Irmak kenarında, su başlarında,
Oturup dinlendi, su içti pınardan,
Kaynağın arayıp sormadı kervan.
ŞAMİL’İN DOĞUŞU
Kafkas dağlarında yiğit bir millet
Bir lider bekliyordu
Vicdanına esir, nefsine hakim
Beklenen lider geliyordu
Selam olsun Kırım, Kafkas, Bosna ya,
Selam olsun Musul, Kerkük, Basra ya,
Selam olsun bizden olan dünyaya.
Dayan biraz geleceğiz Türkiyem
Göz yaşını sileceğiz Türkiyem.
NE SANDIN
Dört bir yanımıza pusular kurdun
Sessizliğimi hep teslime yordun
Gökten el edip çağıranlar gördün
Yükselen bayraklar iner mi sandın.
SİTEM
Ufkumu sardı kapkara bulutlar
Söndü gitti o güzelim umutlar
Kötüler toplanmış halay başına
Ben kan ağlarım, onlar bayram kutlar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!