Dertlerden, kederden kurtulmaz başım,
Yapışır yakama bırakmaz beni.
Aşk ateşi ile tutuşup yanmışım,
Kor ateşler yakmaz, yandırmaz beni.
Ümit veren hem de davetkâr bakar,
Cıvıl cıvıl ses veren koridorlar,
Neden bugün suskun, sessizsiniz?
Yoksa matem mi tutuyorsunuz ne,
Şen şakrak öten kuşlarım nerede?
Çiçek çiçek açan okul bahçesi
Yüksek yüksek semalar
Hatırlatır Allah’ ı
Gözü yaşlı sofular
Hatırlatır Allah’ ı
Topal topal sinekler
Kökün toprağın derinliklerinde,
Kuvvet almak için sarmalamışsın.
Gözlerin göğün maviliklerinde,
Dallarını bulutlara salmışsın.
Nice zorluklara göğüs germişsin,
Bir tarhana çorbasına şükreder,
Allah devlete zeval vermesin der,
Fedakârlığı hep kendisi eder,
Devlete bağlı olur benim köylüm.
Ona gelene kadar nimet kalmaz,
ÇİĞ TANELERİ
Gül üstüne düşen çiğ taneleri
Susadım, susadım kandırın beni.
İçimi kavurdu aşkın yelleri,
Söndürün sinemi, söndürün beni.
ESMER
Sen ne güzel esmersin
Sarışından betersin
Sesin kendinden güzel
Bülbül gibi ötersin.
Komşular toplanmış yaylaya çıkar,
Şimdi bizim elin yazı gelmiştir.
Ozanlar oturmuş türküler yakar,
Meclisler kurulmuş sazı gelmiştir.
Mor çiçekler açar Gelintaşı’nda,
Biz bu dağların köy çocuğuyuz,
Soğanı yumruğumuzla kırarız.
Toprak kokar bedenimiz, tenimiz,
Yanık çıkar türkü olur sesimiz,
Koçyiğidiz bilinmez mi yerimiz,
Büyük desem değiller
Küçük desem değiller
Büyüyüp de küçülmüşler
Ah şu çocuklar!
Dünyaları masal gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!