Kadıköyden İstinye’ye
Gitmek için bindim gemiye
Tan güneşi dolmaya başlamıştı içeriye
Oturdum pencereye yakın oturağın üstüne
Motorun çalışması önce gemiyi sarstı
Titreyen o koca kütle ileriye atıldı
Rotayı belirleyen kaptan
Eminönü’ne doğru yol aldı
Denizi yararaktan yol almaya başladık
Arkama baktığımda rıhtımdan uzaklaştık
Mendireğin üstünde var Martı, Karabatak
Hızla geçtik oradan gayemiz korkutmamak
Geminin arkasında koca uskur dönüyor
O döndükçe denizde anafor oluşuyor
Takipteki martılar birden suya dalıyor
Bazen de gagasında bir yem alıp çıkıyor
GİRDİK ÇÖP DENİZİNE, pet şisesi, poşetler
Her türlü ayakkabılar ve izmaritler
Gazete kağıdı ve yağlar
…tanımlayamadığım bir sürü diğer maddeler
Sabahleyin burada tam beynimden vuruldum
Dünyanın boğazında böyle pislik ummazdım
Ağla İstanbul Ağla buna ben kahırlandım
Akan göz yaşlarımızla, belki bu lekeyi silerim
Eminönü önünde tornistal yaptı gemi
Yavaşca yaklaşarak iskeleyi zapt etti
Atılan palamarlar ne çok isabetliydi
Ki inecek yolcular gemiyi terk eyledi
Ruhumun sıkıntısı beni güverteye attı
Artık Galata Kulesi sol yanımda kalmıştı
Hafifçe esen lodos yanağımı okşadı
Hafifleyen bu tekne Kuzey! e doğru yol aldı
Başımızın üstünde Martılar uçuyordu
Ara sıra bağırarak selam da yolluyordu
İçlerinden bazısı cesaret buluyordu
Burnuma çarparcasına önümden geçiyordu
Birden karşıma çıktı boğazın gerdanlığı
Haşmetine sözüm yok, manzara harikaydı
Gerdanlığın incilerinde çılgın bir hareket vardı
İşte bu, İstanbul boğazına yakışanı
Kuşlar bu anıtın önünde toplanıyordu
Martılar Meclisi desek, hak kazanıyordu
Bir kısmı kümelenmiş sohbet yapıyordu
Bazıları da inecek arkadaşlarına yer açıyordu
Denizin üzerinde, yakamozdan oluşan altın köprüsü
Gemi ile karşı sahil arasında örülmüştü
El salladım ona sanki canlı gülüşü
Gemi yön değiştirince bu yakamoz ölmüştü
İyi ve kötü manzaralarla karşılaştım
Sonunda düşünmeye başladım
Yakışmayanları boğazlarımıza koymayacaktım
Şaheser olanlarıysa şayan-ı takdir bulacaktım
Ulaştık İstinye iskelesine
Ne manzaralar, ne düşünceler girdi içime
Bu gemiyi şimdi terk etsem de
Gördüklerim, düşündüklerim silinmeyecek, hepsi kaldı içimde
İstanbul, 8 Aralık 2003
Bekir GedikoğluKayıt Tarihi : 5.1.2004 08:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

ınsanları mahvedıyoruz dogayı mahvedıyoruz ve kentlerı de extre olmuyor...asıt yagıyor artık ve Istanbul asıt aglıyor...
sevgıyle kalınız daıma,
Tebrik ederim.
TÜM YORUMLAR (6)