Bütün semavi dinler bir süreliğine dahi olsa vejetaryen diyeti tavsiye eder. İslam dinimizde buna riyazet deriz. Yani riyazet, özellikle Ramazan'ın son 10 gününde girilen itikâfta ve başka zamanlarda, sadece bitkisel gıdalarla az ye, az uyu, az konuş düsturu ile yapılır.
Ağaçlar canlıdır insanlar gibi, hayvanlar gibi... Ama insanlar ve hayvanlar gibi hırsları yoktur. Heva ve hevesleri yoktur. Yiyeceğin ve içeceğin pesinden koşmazlar. Avcıyı gördüğünde kaçan bir geyik gibi, baltayı, ormancıyı gördüğünde kaçamaz ağaçlar.
Canları yanıyor mudur? Bence yanıyordur. Susuz kaldığında nasıl sararıyorsa susuzluktan bitkiler, baltayla kesildiğinde de canları yanıyordur muhakkak.
Ağaçlara hiç dikkat ettiniz mi, yerçekimi olduğu halde, ışkınları ve dalları hep yukarı doğru buyur. Çünkü o minik filizler duaya açılan elleridir ağaçların. Öyle olmasaydı yerçekiminin hilafına minicik bitkiler, bir maydanoz bile, yukarı doğru büyüyebilir miydi?
Çevrenizdeki bütün ağaçlara dikkat edin. %99'unun dalları yukarı doğru açılmıştır. Yerçekimi o kadar da aşağı doğru asılır da, o incecik dallar kilolarca yük ile yukarı doğru tırmanır.
Çünkü ağaçlar aslında insana duayı öğretir. Kökleriyle toprağa, dallarıyla Allah'a sarılır ağaçlar. Çünkü onlar dereye gidip su içemezler danalar gibi. Ya da gübrenin kokusunu aramazlar çakallar gibi. Tek sahipleri ve velileri olan Allah'a (cc) sürekli dua ve yakarış halinde dururlar rızık için su için güvenlik için. Hayatlarının ve nesillerinin devamı için.
Allah da (cc) onları rahmeti ile sular her zaman. O yüzden yağmurun diğer adıdır rahmet. O yüzden yağmur kabul olmuş duadır. Ve yağmur yağarken yapılan dua kabule yakındır.
Riyazet meselesine tekrar gelirsek, bitkilerde ve ağaçlarda hırs yoktur, İhtiras yoktur, kin yoktur, nefret yoktur demiştik.
Riyazet; insanoğlunun hayvansal gıdalardan oluşan kodlarını bir nebze olsun hırstan uzak, ihtirastan uzak bitkilerin, sebzelerin kodlarıyla kodlamak... Ağaçların yaradanına olan tam teslim ve tevazu halleriyle hallenmek demek riyazet. İnsanoğlu, bir süreliğine dahi olsa, bitkisel beslenerek varlık kodlarını bu tevazu ve mahviyet kodları ile kodlamak demektir.
Aslında çevremiz hikmetlerle doludur. Ve insanın görevi bu hikmetlerin peşine düşmektir.
Kur'an-ı Kerim de 100 küsur yerde düşünüp, öğüt almayı, yani ders çıkarmayı emreder.
Kayıt Tarihi : 16.1.2019 15:46:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Ihsan Arac](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/01/16/agac-ve-insan-9.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!