Seni içimde öldürdüm.
Mecburdum.
Yoksa, ikimizi de öldürürlerdi.
Ölümsüz olsa da,
Sevdamızın,
Ölü bir kelebek misali,
Yanlış yer ve zamanda doğduğunu
Ve etkisiz eleman olduğunu,
Sağlamasını yaptığımda anladım.
Sabah çıkardım, attım yüreğimden.
Böldüm, parçaladım.
Çarptım,
Bir yerlere savurdum.
Olmadı, akşama topladım yeniden.
Yine çıkardım, yine böldüm.
Kara dedikleri sevdayı.
Seni içimde öldürmeye.
Mecburdum.
Affet beni.
Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
12/05/2008-Eskişehir
Vecdi Murat SoydanKayıt Tarihi : 12.5.2008 09:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'Aşk' güzeldir. Ama, koşullar farklı olursa adı 'Yasak Aşk' olur. Aslında aşkın, sevginin yasağı olmaz. Ancak, mantık çerçevesinden bakıldığında bu tür aşklar, gönüllerde yaşasa da, hayata geçirilemez. Şair, istediği kadar, 'Ben Seni İçimde Öldürdüm' dese de, kendisi de inanmaz. Çünkü, şairler duyguludur ve sevgi ölümsüzdür onlar için. Yasak Aşk olsa da.
![Vecdi Murat Soydan](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/05/12/affet-beni-60.jpg)
MÜKEMMEL bir şiir...
TAM PUAN + ANT.
Sevgili üstadımı aşağıdaki şiirimle sayfama davet ediyorum.
Selam ve kucak dolusu sevgilerimle....
Yeniden sevmek istiyorum
Bu kaçıncı bayram senden uzakta
Soframdaki tek meze yalnızlığım
Unutmağa çalıştığım gözlerinin bal rengi
Ve saçlarının kokusu beni kahreden
En son ellerinin sıcaklığı girdi rüyama
Silindi silinecek hayalin
Bilmem ki ne haldesin benden uzakta
Tutamadık bir türlü güneşe uzansak da
Yosun tutmuş bu şehrin sokakları yeşile çalar
Bir bebek ağlar uzakta taa Cennet Mahallesi'nde
Basın Sitesi ayaklanır kadehim boşalır
Mersinde ölürüm en güzel
Nemli güneşsiz gökyüzüne inat
Ve sensiz yaşarım böylesi bayramları
Bu kaçıncı bayram senden uzakta
Kaçıncı ölüşüm gün doğarken
Bir İstanbul bir Mersin bir bilinmezdeyim
Yirmi yıla sığdırıyorum bir koca ömrü
Seninle sensiz yaşıyorum bir bıçağın sırtında
Unutsam da saçlarının rengini kokunu yitirsem de
Hep seni yaşarım sensizlikte
son sigaramla birlikte eziyorum yüreğimi
Başım dönüyor gök yere iniyor seni anarken
Elektrik direkleri yıkılıyor üstüme
Bir gölge gibi titriyor insanlar
Toroslar Akdeniz'e iniyor yağmur ıslatmıyor
Yorgun bedenimi dağlıyor yıllar
Ölüme beş kala beni çağırıyorlar
Bir sevebilsem diyorum belki yeniden doğacak güneş
Karanlığın örttüğü günahkar sokaklarda
Bir aşiftenin kollarında uyanıyorum oysa
Bu kaçıncı bayram senden uzakta
Bir köpek havlıyor köşebaşında
Bir sarışını sevmek istiyorum silbaştan
Yaşamaktan utanıyorum
Nafi Çelik
Madem unutacaktın, niye gülümsedin?
Madem öldürecektin beni içinde... O halde neden sevdin?
Cevabı olmasa da bu soruların, insan ne kendine söz geçirebilir, ne de yüreğine... Hele ki, aşkın her halini, sevdanın her rengini tatmışsan, kaçarı yok sevdadan yanmaya ve de yakmaya mahkumsun...
ÇOK GÜZEL BİR ŞİİR
Tebrikler!
TÜM YORUMLAR (20)