Tam kırk gün sırtımda gezdirdim
Her gün bana merhaba dayı dedi
Yoruldum in artık biraz deyince
Yüzüme bön bön baktı, ayı dedi
Sen haklısın dedim bende kabahat
Hep al bayrağa sarılmayı bekler
Vatan icin hislenen tüm duygular
Kalleş kurşunlardan da korkmaz
Gerekirse o yüreği ile örer duvar.
Korkusuzdur gecelerde yalnız kalır
Kalem olsan yazarmıydım
Yaya olsan gezermiydim
Sen sevsen ben sezermiydim
Bilmiyorum
Işık olsan yakarmıydım
Bir kış akşamında üşürüm evde
Dert var ne deyim ki kader de
Öyle bakma ne olursun ki bana
Acıtır içimi o büyülü keder de
Ulaşamam ki sana çok yüksektesin
Etim ne budum ne benim
Ben yalnızca işte benim
Kilom biraz ağır amma
Kumrala calar hafif tenim
Yatım, katım,arabam yok
Günlerce baş köşede oturdunda ne oldu
Herkesin başını baştan ağarıttın
Aydınlık güzel gelecek günleri
Daha şimdiden kararttın
Olsun diyemem olmadı ki iş
Sakin olmaya calıştığımız günlerin arifesinde
Bir terzi misali kestiler geleceğimizi teker teker
Körpe cocuklar yaşını yaşamadan daha doyarak
Kurşuna dizildiler dur bile diyemeden birer birer
Hain emellerin duygusuz ve acımasız plancıları
Dağlar merttir,serttir hep yerinde
Kar’ı erimez kalır onun tepesinde
Güneşte saygı duyar ondaki kar’a
İnsanı yaralar bitirir içindeki yara
Her dağın bir yarası vardır kanar
Karlı dağlar döndüm geldim yine size
Sizi cok seviyoruz gerek yok ki söze
Cok aradım bulamadım başka bir dize
Karlı dağlar dönüp de geldim yine size
Her aşığın dilinde mutlak siz varsınız
Bu gün ben bir dostu gördüm
Dostum bana güldü gecti
Gördüm onu mutlu oldum
Oda bunu bildi gecti.
Yürüyüşü asaletli
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!