Adnan Çakır Şiirleri - Şair Adnan Çakır

Kırık bir kalemde harcamak sevdayı.
Sevmekse,
en büyüğünden bende.
Sinsice akan zamana bıraktım yüreğimdeki sızıları,
ismi, kırılmış yüreğimin atışlarında saklı.
Bedenlere hapsolmuş ruhlar şimdi özgür,

Soğuk bir kış günüydü.
Şöminenin ateşleri yakamoz olmuştu duvarlara.
Bir müzik sesi gibi kalp atışları duyuluyordu derinden..
Adam ' sana aşığım ' dedi.
Kadın ' seni seviyorum' dedi.
Kadın açtı yüreğini,

Ne bir martının çığlıklarında Sarayburnunda,
Ne bir mesire yerinde Kağıthanede,
ne bir çay içmenin hazzını Çınaraltında,
Ve hüzünlü vapur seslerini adalarda.
Ben seni hiç sevmedim İstanbul.

Yaralı yüreğimin gecelerine ayak izlerimi bırakıyorum.
Ruhumun derinliklerinde biçare sevdam gizli.
Kalbimin köşelerinde birikmiş, acımtırak gülümseyişler.
Hüzünlerde sonlanan biçare sıfatlar gibi,
Yeni konmuş ismim yalnızlığa.
Dar geçitlerden geçiyorum,

Dar bir ayakkabı gibisin içimde.
Giydikçe;
Tenim acıyor,sızlıyor bedenim.
Çıkartınca;
derinden bir oh çekiyorum,
Ferahlıyor yüreğim.

Ve bir kum saatinin içinden geçmekte iken zaman,
güneş kerevetin arasından süzülürken
yalnızlığa gücenmemeli insan.
zaten yalnızlık çökmüş yazımıza,
Doğarkende;
Ölürkende;

Sayfaların biri ıslak,birinde hüzün var.
Gölgeler rahat bırakmıyor bizi.
Ayrılık rüzgarları bile
Düşlerimde sevdanı yenemedi.
Hüzün çökmüştü bir kez yüreklere.
Yüreğinin titreyişini duymak çığlık çığlığa

Kaşları kesilmiş bir zamanın teninde,
sancılı şiirler yazıyorum.
Gözyaşlarım buz gibi,yüreğimi deliyor.
Durgun sulara yazıyorum hasretimi.
Yüreğim sensiz dağbaşı ıslaklığında.
Yakınlaştıkça ıraklaşan

Düşlerimizin varolamadığı anlarda
tüm gerçekliğiyle gelecekte belirecek.
bir tokat gibi patlayacak suratımızda.
Geçmiş vuracak tüm çıplaklığıyla yüzümüze.
Biz anlamsız bakışlarla yürüyerek yaşamda,
yüreklerimiz sevgiye hasret kalacak.

Tarifsiz telaş içinde yüreğim,
Sevgilerin kirpiklerinde yıkanmışlıklarım.
Gözlerin imkansız uzaklıklarda kalmış,
teninde öfkeli kabarcıklar.
Yokluğun anlamsızlıklar içinde,
Varlığın umursamazlıklara eş.