Gurbet ele gidiyorsun
Beni sensiz koyuyorsun
Damla damla göz yaşınla
Yüreğimi oyuyorsun
Kol kırıldı yen içinde
Seni bu hallere kimler getirdi
Satsuma diyarı eski gümüldür
Beton yığıp yeşilliğin yitirdi
Turizm beldesi yeni gümüldür
Asır değil daha otuz yıl oldu
Ey insanoğlu
Sen ben o
Biz siz onlar
Top yekün hepimiz
Güneşi söndürmeye çalışıyoruz
Sevgi saygı mutluluk
Burası agora meyhanesi değil
Sessizliğin hüküm sürdüğü
İstanbulun tenha bir semti
OTBAŞI diyorlar burasına
Böcek seslerinden başka
Tüm gürültülerden uzak
Kader alın yazın nasiple kısmet
Bazen mutlulukdur bazende hasret
Bir adı sıladır bir adı gurbet
Kaderinle uğraşma hiç arkadaş
Güven olmaz güler iken ağlatır
Kader yıldızımı tuttum ucundan
Kaydı gitti sonsuzluğa avcumdan
Ayın yarısını kırdım hıncımdan
Gecelerin karanlığı ondandır
Güneş ışığından bir parça verdi
Bu yolu bilerek ikimiz seçtik
Zorlukları yendik engeller geçtik
Birlikte mutluluk şerbeti içtik
Datlılar datlısı bal sona kaldı
O bir yıldız sesi güzel bir kuştu
Sana arkadaş demeye utanıyorum
Sevgilime göz diken vefasız dostum
Sana söylüyorum utanmadınmı
Aylarca peşinden nediye koştun
Hem yüzüme güldün hem kuyum kazdın
Karasevda derler çaresiz bir dert
Tabibi bulunmaz bu nasıl afet
Sevildiğin bilmeyen güzele lanet
Diye söyler sözün hep adıgüzel
Bu gönül bir kuş ki uçmaktan bıktı
Yağmur yağar, kar yağar Lüleburgaza
Durmaksızın devam eder günlerce
Bardaktan boşanırcasına
Kalbim sızlar tüm vücudum buz keser
Üşürüm soğuktan donarcasına
Özlemin düşer gözyaşımla bağrıma




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!