Hüznümün,
bir gazete parçasıyla
paketlenen yalnızlığında;
“aranan sevda olmayı istememden daha doğal ne olabilirdi? ”
sevda yakın, sevda ütopya
sevda yaprakta bir çiy damlası
benim için
olağanüstü bir şey düşün.
tualimde renk, kalemimde mürekkep olmayı;
sebepsiz geliveren heyecan
mutluluğa gark eden duygu seli
gökte melek
Türkünün dağı bozlağın taşı
Ananın sesi dolunun yası
Gözümün nuru gözümün yaşı
Kırşehir'in Dadaşı Neşet.
Bozkırlarda çiçekler
Sana imzasız mektup yazmadım hiç
İsimsiz kartlar yollamadım
Ne isem o, ne düşündüysem
Neyi arzuladımsa ve neyi beklediysem…
İçinde sen olmayan hiçbir şey hayâl etmedim
aşk mış hangi aşk
işi gücü bırakıp gün yirmi dört saat karın doyurduğun an kırıntıları mı
köşe başlarında dem üzre saydığın köstekilerin yanında
delikanlılık edasıyla saçıp savurdukların mı yani
kaygısızlığın boyutsuzluğundaki gençliğinden
elbette bir borcumuz olmalı
bu yarıştan
tütsülenmiş günlerden geçiyoruz işte hayatın
yılgınlık ne kelime
iklimler bir rüyâ gibi
Yüreğim sıkılır, hatmileşirsin
Susuzluğuma çare, rahmetleşirsin
Mis kokular birleşir senin koynunda
Gül gibi de birgüzel, katmerleşirsin.
Gece dolu dünyamda gündüzler senin
hep hayâller kurduk hayâller üstüne
hep biz bizi düşünerek yaşadık.
yetinmeyip,
mektuplar yazdık sayfalarca
gergef işler gibi tek tek
özenerek,
Gençliği harcamış bir hâldeyken ömrümüz
Nasıl Olur? Dün gibi yaşamak dünü!
Zamanla yarıştayız gülüm, çaresiz
Çareler üretmekle geçiyor ömrümüz.
Maziler atılmaz, hatırlanır sadece
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!