ne siyah nede kahverengi
bogazın mavisini almış gözlerin
kız kulesi kadar yalnız
ayasofya kadar gizemli
adın istanbul olmalı senin
ne esmer nede kumral
karakışlarda yüregim
kaç gecelerdir uykusuzum huzursuzum
simsiyah bulutları dolanıyor gözuçlarımda
geberten yalnızlıgın
kabullenmemi istiyorlar sensizligi
yagmurlarını yüregime akıtmak için
işte ekmek işte su!
karanlık hadi çagır beni
doymuşum.. gırtlagıma kadar
kan dolmuşum.. hınç dolmuşum
sonsuzluk sen kimsin?
nerde kalmıştık?
hepsi bir hiç miydi yoksa?
buraya kadar..
bir kuşun kanadında mıydım yoksa
derin bir düş ün içindemi bilmem
çocuktum ellerim yorgun yüzümde
gözlerim iki yaşında ya var ya yok
geceden daha geceyken gökyüzü
ben aydınlıgı taşıdım avuçlarımda
daha sütten kesilmemişken annem
ben yıldızlar içinde ayı dogurdum
her rengini gördüm rüyaların
her zerresini tattım sonsuzlugun
hangi vakitte büyüdüm bilmiyorum
renksiz tatsız bir hiçtim uyandıgımda..
tırnaklarımla yırtarak karanlıgını
yürüdüm ırzı kırık geceye
soyundum tepeden tırnaga
yatagına girdim ipeklerine sarıldım
geçirdim dişlerimi tüm hıncımla
aktım doludizgin kırmızılar içinde
aşk çocukları seviyor artık
bizden bıkmıştır usanmıştır
çalıp çırptık diye herşeyini
kesmiştir sabahını selamını
aşk çocuklarla güzel artık
koşup oynuyor gözlerinde
ben geldigimde yalnızlık vardı sadece
dogdugumda gözlerim açıktı
yeryüzü çıplaktı ben çıplaktım
şimdi başka başka baharlar açıyor
yalnız yüreklerde
ölü topraklardan uyanarak
tomurcugu başka çiçegi başka
şimdi yeni yeni aşklar doguyor
derdi başka sabrı başka
tarafları olmayan savaşlar gördüm
yürekten akmayan gözyaşı ve kan
günahsız eller şehvetsiz dudaklar
her biri ayrı gözlere oturmuş
her ikisindede kırık dökük bakışlar
ne yana dönsem uykularım kaçıyor
ne yana dönsem hep ordalar
kadın mıdır erkek mi bu piç rüyalar..
sarhoştuk biliyorsun
ölmeyi istiyorduk zevkten
iliklerimize işlemişti aşk
yinede çok korkuyorduk
sevişmek istiyorduk
sonunda gözyaşları içinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!