Ey fâni sevgili!
Gördüğüm ilk ânda yedim vurgunu,
Çektim çektim sanki nefes gibiydin;
Sebep sendin bende hâlin urgunu,
Çırpınan gönlüme kafes gibiydin..
Ey Gönül!
Sende bu Mecnûn'luk meyili varken,
Tabiki de çölden çıkaman Gönül;
Nefsini pişiren O, Aşk-ı nârken,
En büyük hasmını yıkaman Gönül..
Ey Gönüldaş!
Bekâra boşamak gelirmiş kolay,
Mecnûn gibi gönül bağlayınca gör;
Sevdiğinden hele çıkmasın onay,
Deli çaylar misâl ağlayınca gör..
Ey Gönül!
Sende Mecnûn'luğun âlâsı varmış,
Aşk için bahâne ararsın Gönül;
Düşün bir şu fâni Leylâ mı yârmış?
Hakîki Yâr sanıp sararsın Gönül..
Ey Gönül!
Pir Sultan Abdal'lar sende yaşıyor,
Zâlim nefis Hızır Paşa görmen mi?
Aşk ummân katreyle bağrım taşıyor,
Ki mecâzi mahbûb maşa görmen mi?
Ey Gönül!
Bu zâlim nefsimin şu yaptığını,
Hasımlarım dahi inan etmedi;
Sıralarsam şimdi tüm taptığını,
Ne var ise, Hakk'a imân etmedi..
Ey fâni sevgili!
Dünya âlem güldü düştümde Aşka,
Karşında koyun yok melemem gayrı;
Sıradan, baktım Aşk gözüyle başka,
Sırlara daldı kalp çelemem gayrı..
Ey Gönül!
Elest Meclisi'nde dedik ya 'Belâ! ',
Sağlayı sağlayı meydâna geldik;
Hakîki Mahbûb'u gördük evvelâ,
Ağlayı ağlayı meydâna geldik..
Ey fâni sevgili!
Düşürdün firâka sebepsiz yere,
Kaçırdın gönlünü el ettin beni;
Var mı böyle seven başını vere?
Aldırdın aklımı del' ettin beni..
Ey Sâlik!
Ne insâfsız insan denen,
Av ettiler, ermişler yâ!
Gıybetle çiğ ettir yenen,
Kov ettiler, ermişler yâ!
hocam selamlar saygılar.. sanıyorum antolojide ilk defa gerçek bir şaire denk geliyorum. sanatınıza ve eserlerinize hayran olmamak mümkün değil.. Allah yolunuzu bahtınızı açık etsin.. kaleminizin mürekkebi hiç bitmesin..