Abdullah Oral Şiirleri - Şair Abdullah Oral

Abdullah Oral

Aysız gecelerde Mansur du yüreğim İçimde yarına dair mutluluk ışıkları, Dilerim kan oldu, Enel hak dedikçe döktüğünüz yaşlar. Ben öğrettim içimdeki tanrıyı Zamanın arta kalmış çocuklarına. Ben insanım dedim, bendedir her kelimenin sırrı. Bendedir içteki dinmeyen deli fırtına, Fırtına dinsin diye astılar beni, Bedenim param parça salınır hala. Serin eser rüzgarlar da Ben bazen Yusuf’um derin kuyuda Bazen bir uzak esintiydim, Umut dağının eteğinde solan Bazen Tanrı’nın uzun bacaklı yaramazı….. Minareler uzun gölgesinde kısalır iken insanların aklı, Medeniyet denen tortu üstünde basarak Enel hak dedim çarmıha gerildim… Elimdedir mührü, Tabiat ananın ve evrenin Tarihin camlarına vurdum sıkılı yumruğumu Bir ormana kapattım benliğin yüreğini… Duyan olmadı sesimi Asılmış bedenler kaldı benden geride. Yüzünün mahyasını, dilencilere satmıştı insanlık... Şimdi al bu sürgün, ıslak yalnızlığımı Bitsin gayrı bu sayıklamalarım. İçimdeki sana büyüyen bu sevdayı Yüreğindeki darağacına as gayrı, ey hayat, Ellerini tutamamanın verdiği hüzünle çekip gideyim sonsuzluğa… Mayıs 1994 O geceden kalanlar.. Abdullah Oral

Devamını Oku
Abdullah Oral

Kardeş sofrası

Bizde bebeler
Emeklemeden yürürler
Bilirler ki yarına geç kalmakta var

Devamını Oku
Abdullah Oral

Dinle Yağmur Değil

Tenimi kemiren hasret sarıca bedenimi
Dudaklarında esir kalır ateşten nefesim
Uzaklarımda damarları çatlar kıraç toprakların
Dinle yağmur değil

Devamını Oku
Abdullah Oral

Derinlerdeki Siren Sesleri

Bu sabah uyandım uykudan düştüm yollara
Tadını yitirmiş rüzgârlar öpüyor yanaklarımı
Yarınlar-iş ile ev arasına sıkışmış
Yüzümdeki sağanağın yağmuru tadıyorum -

Devamını Oku
Abdullah Oral

Ellerin ellerimde ısınırken
Gözlerin alevlendirir yüreğimi
Yeni aşklara sürgündür bakışlar

DEYMEZMİŞ

Devamını Oku
Abdullah Oral

Denizdeki Hasret

Dağlar baharla süslerken eteklerini
Göstermez kimseye içindeki yangını
Koyu bir mavi yakamozlarıyla örtüşür
Ondandır sessizce çiğ döker bulutlar

Devamını Oku
Abdullah Oral

Çiğ Taneleri.


Gecelere tutsak yalnızlığım
hüzün demlenir iken.
Okudukça bitmeyen bir öyküydün sen

Devamını Oku
Abdullah Oral

Çıldırıyorum

Vurulmuş yaralı bir tarihin sancısı
Döşümde saplı kalan
Her geçen gün biraz daha kirleniyor evren
Ve biraz daha içten içe tükeniyor insan

Devamını Oku
Abdullah Oral

Evvel karanlığın beşiğindeyken
Şafağı Atamla ördün Ankara
Tarihin içinde beyaz bir sayfa
Özgürlükler için vardın Anakara.

Kaleden geçerken rüzgâr serinden

Devamını Oku
Abdullah Oral

Bankanın esiri vebalı oldum Uzak git yar yüzüm görme bu sene Bulaşıcı virüs icralık kartlar Bırak yar yaramı sarma bu sene Banka kartı aldım yüreğim yandı Limit bitti hançer boynuma döndü Bak gör bu yolda ne ocaklar söndü Hiçbir şeyi hayra yorma bu sene Gül ektiğim bağı tiken bürümüş Kartlar zulüm olmuş burada yürümüş Bankaya el veren canlar çürümüş Yar benim çevremde durma bu sene Gülmedi yüzler hiç bu yıl tapudan Kimi garantiden kimi yapıdan İşsizi kovan çok olur kapıdan Halden bilmezlere varma bu sene Sakın bankalara eğme başını Silen bulamazsın yar göz yaşını Zor gününde yersin körün taşını Gül diye dikeni derme bu sene Banka ya el verme kolun kaybolur Elini uzatsan ki kolun kalır haciz olmadık bir tek donun kalır Banka kapısından girme bu sene Vurguni ozan bir kala yarına Düştüm bankaların infaz darına Kapitalist zulmü indi derine Bankacıya elin verme bu sene… A Oral

Devamını Oku