Ayrılığı engel koydun arama
Hasret sardım gönlümdeki yarama
Ben ölürsem mezarımı arama
Huzuru mahşere gelene kadar
Vücudumun şehrini yakan köz benim
Gülşenim hazanda bülbülüm yasta
Düşlerim döşekte uykular hasta
Haber verin yârim dediğim dosta
Tutuştu can evim közünde kaldı
Öküzün ıkınsa buzağı düşer
Tilkiler kurduğun tuzağa düşer
Asalet aslından uzağa düşer
Çıkar eleğinde eleme bizi
Küfrü kundağına beleme bizi
Dedi kodu locası
Kış üşütür bacası
Luğat bilmez hocası
Fikrin garip baş garip
Toplum senden muzdarip
Dünya bir başkadır özden sevince
Yüzde bayram olur sevgi giyince
Söz ağlıyor öğretmenim deyince
İlmin irfanın gürlek pınarı
Zengine kuyruklu fakire sağır
Bezedin sofranı işmar et çağır
Şükür süz nimetin sorgusu ağır
Allah adalete sırtını dönmez
Üşümen mahşerde ateşin sönmez
Hayal ettim durdum hep yaşamadığım yazı
Dilde; kahrın zehrinde demlenir ah u zarım
Çile beziyle sardı ömrü bahtın ayazı
Düşleri kış tehrinde üşüyen bir ben varım…
18.01.2018 Ekinözü/Kahramanmaraş
Uyumak isteyen kış mezarımız..
Bu gizemli aşkta hasret kârımız
Yaşanan mazidir iftihârımız
Dumanı çıkmayan kordur hârımız
Hicranın odunda yandı bağrımız….
Kış geçirdin bozlak ayı
Uyurken de düşlen payı
Üşümüşsün vermem çayı
Demliğimden uzak dur sen
Çözdüm çıkar düğümünü
Vah vah benim dertli başım
Zehir oldu ekmek aşım
Akar durmaz gözüm yaşım
Yar eliyle silene dek
Viran oldu gönül tahtım




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!