Nam-ı şöhret ki şöhret,
Dağlara ululuk namzet,
Ne kadar verirsen ver kıymet,
Eyvah ki eyvah,
Billahi kopacak KIYAMET...
İpek işlemeli kaftan giymiş
Kendisini kral zannetmiş
Nice süleymanlar gelmiş gitmiş
Ne dünya malı ne makam fayda etmiş.
Başa geçmek için vaat vermişde vermiş
At üstünde koşardı, yiğitler
Al yüzünde kızardı, edepten
Baş önde yürürdü, eskiler
Düşmana korku salardı, heybetten
Selam, dilinde pekmez tatlısı
Gün gece akarsu misali,
İşte, mana zikir içinde gizli,
Bilene O’nun kelamı vahiyli,
İndikçe kalbe iner sekinet ve hikmetli.
Bir bayram sabahı geldi yine,
Alev topları yağdı evlerine
Hortumlar ve rüzgarlar ile
Bunlar sadece bir uyarıydı
Dönün yanlışlardan ikazıydı.
Çok diledim yalvardım
Ölmeden göreyim seni
Gece rüyamda gösterildi
Anladım ki seni değilmiş
Sevgiyi sevdirenmiş asıl Sevgili.
Düşen düşüyorda,
Bu kuyudan bir el çıkıp ta çıkarmıyor,
Yanan yanıyorda
Sevda ateşinden kimse söndürmüyor,
Giden gidiyorda Haince kahpece,
Tüm bedenini alıp seninle götürüyor.
^Bir Garip Yolcuyum hayat yolunda, Melodisi^^
Bir, Kartal gözlüyüm, Nöbet başında,
Sancağa el koymuş, Yeminliyim ben,
Vatan hududu, Telli dikenli,
Kefensiz yatanın Askeriyim ben,
Bir bahar'ı Aşk-ı, sineme açtı,
Konduğu çiçek, Rüzgâra kaçtı,
Terk-i eylemeye, Ne gerek vardı,
Sinemdeki Aşk, Başka baharlara kaldı,
Aşkın manası sarmaşık misali,
Seven sevdiğini sarmalar,
Öylesine ona dolanır ve sıkar'ki,
Seven sevdiğini boğup öldürebilir,
Bu misal Aşk'kın en zirve halidir,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!