Aa HaZaN KıŞa DöNeRkEn

Halil Müftüoğlu
383

ŞİİR


26

TAKİPÇİ

Aa HaZaN KıŞa DöNeRkEn

Sonbaharın son günlerini geçirdik,
Kışa girmek üzereyiz.
Ağaç dallarında sıra sıra kuşlar,
Kimbilir hangi alemi hayale dalmışlar?
Hava sisli, ortam net görünmüyor.
Sandalları dalgaların yükselmesi ile yalpalanmakta,
Balıkçılar rızıklarını aramakta.

Boğazın gülen suları suskun gümüş renginde,
Somurtkan bir ihtiyar gibi durmakta.
Denizin cazibesi yok,
Dalgalanıyor soğuk soğuk,
Balık teknelerinin peşi sıra kanat çırpan martılar,
Bağırıyorlar boğuk boğuk

Bir nevi dünya kabuk değiştiriyor gibi yorgun.
Mısır satanlar gitmiş,
yerini kestane kebap satanlar almış.
Beyaza bürünmüş sakallılar torunlarını gezdiriyor.
Bir bankın üzerine yaşlı bir ninenin dudakları kıpır kıpır,
Belki de Allah’ı (c.c) zikrediyor.

Gün ışıklarını terk etmek üzere,
Akşam olmakta.
Bu mevsimde güneş bile
Gerçek yüzünü gösteremediğinden hüzünde.
Bir örtü gibi karanlık yaklaşarak,
Güneşi örtmeye çalışmakta.

Bundan böyle kimbilir kimler gülecek?
Kimler kıvranıp inleyerek,
Sabah ışıklarının gelmesine duacı olacak.
İlkbaharın beklentisi içinde iken,
Yine bir gün ve bir gece hesaptan düşecek.
Ömürden bir gün daha eksilecek.
Belki de kara kışta hayata veda edecek.
Yalnızlığını terennüm edip kahrolan insanlar,
Aynı sonbaharın içinde kışa yelken açacaklar.

Bacalardan dumanlar sökün etmiş durumda.
Soğuk ‘var mı bana yan bakan’ diyen,
Kabadayılar gibi meydan okumakta.
Sokak hayvanları ve çaresiz fakirler,
Barınacak yer bulmak ağlayıp durmakta

Can canan için inlerken,
Geceler de doğum sancısı içinde,
Horozların sabah ötüşünü beklemekte.
Yalnızlık ören bahtsızlar gibi,
Nice yıllar aynı tabloları seyrettik.
Minarelerden yükselen ezan seslerini dinledik.
Nice akşamları nice sabahları paylaştık.
Ayrı dünyalara revan olduk bir türlü kaynaşamadık,
Çünkü şarkılarımızdan, türkülerimizden
Aynı heyecanı duyamadık.

Günün geceyi, gecenin gündüzü kovaladığı gibi,
Sonbahardan sonra kışın geleceğini hiç hesaplamadan,
Bizlerde ideolojik saplantılar içinde,
Birbirimizi dinleyip, anlamadan kovaladık.
İhtiyarlayacağımızı düşünmeden,
Gençliğimizi heba ettik.

Rüzgâra kapılmış hazan yaprakları gibi savruluyoruz.
Sıra son durakta, inmek için bekleşip duruyoruz.

31.12.2011

Halil Müftüoğlu
Kayıt Tarihi : 1.1.2012 13:39:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nesrin Asena
    Nesrin Asena

    Artılarla eksilerle yaşanan bir ömür , gün gelir anılarla ya övünür ya dövünür , kaleme saygıyla +...........asena

    Cevap Yaz
  • Hikmet Atiş
    Hikmet Atiş

    Anlam dolu güzel bir çalışma yüreğinize sağlık tebrikler
    Halil bey.

    Cevap Yaz
  • Ayşe Okur
    Ayşe Okur

    Rüzgâra kapılmış hazan yaprakları gibi savruluyoruz.
    Sıra son durakta, inmek için bekleşip duruyoruz.
    ....ve hakikat bu kaç bahar kaç devir dönsede bir ömürde finalde hepimiz sessiz gimiye binmek için bekleriz........yüreğinize sağlık efendim......

    Cevap Yaz
  • Müzehher Evcim
    Müzehher Evcim

    Rüzgâra kapılmış hazan yaprakları gibi savruluyoruz.
    Sıra son durakta, inmek için bekleşip duruyoruz


    YÜREĞİNİZE SAĞLIK KALEMİNİZ SUSMASIN.KUTLARIM...

    Cevap Yaz
  • Salim Erben
    Salim Erben

    okudum okuyanı çok olsun gerçekten özenle itinaya seçici kelimeler kulanmışın degerli bir şiir olmuş kutlarım kardeşimi
    benden kolay kolay kimse puan alamaz ama bu şiir haketti tam puan sayfanda

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (43)

Halil Müftüoğlu