8 MART ŞİİRLERİ

18 mart öncesi
ruhlar sıkışmakta
mavi mora dönmekte usulca
..

Mart yedisi
güneşin kenarından
gülümseyişinde
ağaçlar çiçeğinde
sevdan yüreğimdeyken
tek dileğim
don yememendi
..

Her sene mart ayında lapa lapa kar yağar,
Çünkü kış gelin oldu, baharla düğünü var.
..

Kadınlar günü diye demeç vereceksiniz,
Pasta, börek, çay yapıp, yiyip içeceksiniz.
Bugün sizin gününüz, hükmedin erkeklere,
Nazınızın dozunu iyi seçeceksiniz.

El üstünde tutulup, çiçek göreceksiniz,
Bir günlük saltanatı zevkle süreceksiniz.
..

KADIN /sohbet

Neydi kadın? Kime göre, neye göre nasıl tanımlanır. Bunu pek anlamış değilim hala bu yaşımda. Eğitimli, eğitimsiz, cahil herkes ayrı fikirlerini yansıtıyor kadına yaptıkları ile. Konuşurken çoğu nazik, kibar, sakin davranış sergilerken bazılar harbiden kusuyor kinini.
Hayatımda gördüklerim bana şu soruyu sorduruyor elbette. Kadının dünü bugünü neydi, yarını var mı? .Her canlının yaşama hakkı var. Hemde anayasalarla teminat altına alınmış. Ama Karşı cinslerin bazılarının kafalarında böyle bir ağırlık yok. Tak atıyor vuruyor, Çekiyor bıçağı kesip doğruyor. Dünde de vardı bugünde. Üstelik son zamanlarda hızla artıyor.
Sebep? Belkide kadının bir yerelere sağlam basması iyi tutunmaya çalışması. Erkeğin payına el uzatması iki adım geriden değil yana yana yürümek istemesi. Hep bir cinsel obje gibi görünmek istememesi. Kadın var çok seviliyor hak ettiği yerde oturuyor. Kadın var kadınım demeye korkuyor. Ağırlıklar altında eziliyor. Kadın var nereden geldim bu dünyaya diyor. Kadın biraz naif biraz alıngan belki belki bazı şeyleri çok üsteliyor belki kişiliğini belirgen kılmak istiyor. İşte bu noktada çatışma başlıyor. Erkek egosu, hegemonyası bu işe sıcak bakmıyor.
Devlet, o başka bir alem. Siyasi iktidara göre kadına bakış değişiyor. Vitrinlik kadınlar var. Açık, kapalı, çalışan, çalışmayan. Ben onların sadece amaçlara hizmet ettiğini düşünüyorum siyasi arenada, ticarette. Bence mesleğini yapan kadınlar çok daha ben kadınım diyor. Kişiliğim, bilgimle benim diyor.Kadın okumalı, eğitilmeli, ufku açılmalı. Hepsi güzel hakkı hukuku korunmalı ala. Bir bakıyorsunuz kadın kadın kurdu misali farkına varmıyor bile kendi kalesine gol atıyor.
Sahi buralara nereden geldik niye geldik. 8 Mart Kadınlar günü ya. Önce Batıda sonra bizde kutlanmaya başlandı. Kutluyoruz. Bir gün olsa da bir hamle, adım diyoruz. Kadının günü var mı gerçekten.Bakıyoruz şöyle dünyaya. Aman Allahım! Her gün binlerce kadın acılara belenmiş. Tecavüze uğrayan(ülkemiz ilk sıralarda) asılan, kesilen, kurşunlanan, terk edilen, işkence gören, aç bırakılan. Kadın haberi olmayan bir gün var mı? . İçimiz açılıyor doğrusu ekranlara bakınca.Hadi bunlar beşeri ilişkiler diyoruz. Lakin durup dururken çıkan savaşlar. Sanki savaşı kadınlar çıkarmış gibi. en madur olan kadınlar.
..

Bitmez kan damlayan yürekte evlat hasreti
Ayırmak hiç mümkün mü acep tırnaktan eti
Bağrı yanık ana için evlat hep kıymetli
Gönlü kavurur hoyratça esen hicrân yeli

(10 Mart 2007/ İstanbul)
..

Gurbet gurbet dedik beniz sarardı
Hangi sebeplerden umut arardı
Ömür geçip gider niyet karardı
Körelmiş zihinden uyan vatandaş

(Rahatlık insanı geliştirmiyor, zorluklardır insanı geliştiren)

..

Ah çevre ah! çok ama çok mühim bir mesele
Pek vakit yok bu sorunu almak için ele
Saç ekmek gerek dünya adındaki bu kele
Amazonlar eriyor heryer dönüyor çöle
Yaşam akıp da gidiyor karışıyor sele

(12 Mart 2007/ Kelleşen İstanbul)
..

Su gibi kutsal

Birlik günü
On sekiz mart

On sekiz mart
Kutsal bir gündür
..

Yalan Dünya, ebed mekân,
Böyle sanıp, sen buna kan.
Aklın varsa dününe yan.
Uçup gitmeden fani can.


(mart 2008)
..

Belkide Sevmeliydi Derinden,Belki Bir Umut Taşımalıydı Yüreğinde.Sevdikten Sonra Tükenmeyen Bir Sevda Uğruna Yürümekti.Herşey Bomboşken,Dolu Bir Hayatın Öznesi Olabilmekti Belkide.Nice Mart Ayları Gelip Geçti Ömrümden.Ve Okul Yolunu Onun İçin Uzatmak Belkide..Yolun Ortasından,Arabaların Vızır Vızır Sesinden Ve Matemi Yutmuşcasına Gecenin Kanatlarından,Seni Ayırt Edebilmekti Belkide...
..

“mart baharın ilk ayı diye bilinir
sanırım artık bahar gelmek üzere
soğuk marttan ılık nisana gelinir
sanırım artık bahar gelmek üzere

ben soğuk mart ayını hiç sevmiyorum
evden işe işten eve gidiyorum
..

bir sabah daha mart ayının acısına katlanarak uyandım
uyanmak elimde miydi bilemem ama uyanış olmasındı dileğim
bu sabah diğerlerinden farkı olmayan bir sabah
güneş olmuş yada olmamış, bulutlu, rüzgarlı.....
ama bu sabah ellerini tutamamamın acısı
gidişinin derdi,hançer gibi yediğim veda sözleri...

..

mart..,
güneşle girdi
ay'ın birine...
güneşi..,
eşek üşüten olsa bile...!

mart..,
..

Gecenin sessizliğine karıştı suskunluklar
Zaman tüm gerçekleri soyunup attı
Sereserpe ortadaydı artık tüm yaşananlar
Nafile çırpınışlarıyla ortada kalakaldılar
Kırılmış kanatlarla uçamadı yalanlar.


..

Soğuk bir mart gecesinde doğmuşum ben,
Anlattıkları kadarıyla...
Sıcak bir aile ortamında...
İlk defa 'merhaba' demişim, o gece
Bu yalancı dünyaya...
İlk defa yalanı sevmişim...

..

-Verilen akit miydi onlari bunca yil baglayan? -
img src='http://img48.imageshack.us/img48/6918/ca4ls7tpkv6.gif '

8 Mart 1955 yilinin karli bir kis günü noktalanan bir ask hikayesi... Belediye reisinin kizi Ayten' i zengin bir aile ister ogullarina. Görücü giderler, ertesi gün bütün mahallede duyulur bu. Ayni sokakta oturan Sümerbank'ta memur olan Ismail Demirtürk, bunu duyar duymaz 'Ayten, benim gelinim olacakti.'diye aglar. Esi onu teselli etmek ister, 'Vermezler ki bize bey.' der. 'Hem Erdal daha ögrenci, olacak is degil bu, unut...'der. Erdal, Ankara' da askeri ögrenci olarak Veteriner Fakültesine yeni girmistir, alti çocuklu ailenin tek umudu, en büyük çocuk.
O gün çalisirken birden dayanamaz, isten eve gelir Ismail Efendi,hanimina seslenir, 'Hadi..hadi hanim..Kiz olani, bin kisi ister, bir kisi alir...Mirat Efendilere gidiyoruz aksam, ben Ayten'i ogluma isteyecegim....'
'Ama' der Zeliha Hanim, 'Ama oglumun haberi bile yok, ya kizarsa. ya sehirde bir baskasina gönül verdiyse..'
'Olur mu öyle sey! ' diye kükrer Ismail Demirtürk, 'O nasil söz! Ister! '
..

Şiir, gönül tepesinden tüm dünyâya bir bakıştır
Gönülden gönüle, nehir gibi berrak bir akıştır
Aşkı ve sevgiyi cümle âleme bir haykırıştır
Sevgiliye mısralarla her dâim bir sarılıştır

(21 Mart 2007/ Şiir gibi İstanbul)
..

BOZ OYUNU 'OY'UNLA

Şer güçler bayrak açtı güzelim hükümete
Düşürmek istiyorlar; “oy”la değil oyunla.
Sandıktan ümit kesti sokaktan medet umar
Düşürmek istiyorlar; “oy”la değil oyunla.
30 MART SEÇİMİNDE, BOZ OYUNU “OY”UNLA.
..

Her sözcük bir
meteortaşı
çarpar yüreğine şairin

21 Mart 2004, Londra, İngiltere

www.bulentozcan.com
..