01Düşlerimin Ön Yüzü Şiiri - Ahmet Yozgat

Yorumladım düşlerimi iki dönemde,
Bir: Gayet alabildiğiniz lale zamanı,
Yani patlıcan delirme mevsimi sanisi…
Görüntü o ki,. cilalı taş devri hiç yaşanmamış.
Turnosal kağıdı emziğinde taşralı çocuklarca herle,
Istampasız ve zaliman-ı kançilaryada isim hakkı,
Ve vurum hakkı mahfuzlu damgaları sığırlar yemiş.
Maalesef ey ehli fasaryan,
Varoşlarda mühürlemişler ah be ah!
Çocukluğumda taban tepen zavallı o öksüz aşkımı,
“Mühür gözlüm seni elden” mi? Gazelden mi?
Neblem be tarihi lalenin zırtapozları? !
Eğer siz sağmasaydınız deryada sütleğenleri,
Yağmalayacaktı zavallı yüreği Kücet’imin?
Yani kömür gözlüm... küllüklerde tek içimlik izmarit…
Denizde balık,
Balıklar isimgâhında ise bir zavallı istavrit!
***
Gel de dalma Marmara’ya…
Hani her sabah balık buğulayacaktık la hırbo,
Ağzımızda terütaze tarhana artığı,
Çıkagelirdik ya Macaroğullarının çıkmaz aralığından,
Sen de nereden bilecektin be Safevi vurgunu derviş?
Çaldıran savaşının bir yanının Isfahan olduğunu,
Ve kovulduğunu Karahuşuryanoğlu Gulami’nin…
Oysa ben de hışırdatırdım Samaryan Emmiyi,
Minnacık ellerimle dualar ederdim, “Amen! ”
Teravih namazlarının ardından dairevi tespih zamanı,
Silme ceviz içli sadrazam sucukları geveleyerek,
Aktaş’ta yol kenarında hırpani mi hırpani bir dilenci amca,
Karataşlı baba cami avlusunda “Allah rızası için bir sadaka! ”
Hani la hırbo!
Çıkagelirdik ya Macaroğullarının çıkmaz aralığında,
“Allah’ım, dileklerimi düşlerimle gerçekleştir.” diyerek
Duymasan da,
Sana duyuramasam da ay lo,
Şimdilerde bile tekrarlıyorum o kutlu duamı,
“Ey din gününün sahibi,
“Beni ve inananları her türlü beladan koru! ” ay lo...
Ya sen la hırbo?
***