Son nefesimde elimi tutan sen olasın istiyorum,
Dünyayı da, cenneti de bende bulasın istiyorum.
Kış, ilkbahar, yaz, sonbahar...
Dört mevsim gülesin istiyorum,
Son nefesimde elimi tutan sen olasın istiyorum.
Mademki bu kadar çok sevdin beni;
..
Sevda teknesinde bildim bileli
Sarhoş oldum diz boyu dalgalarda,
Ne çok katlansam, ah ya çoktan razı
Sevgiyle barışık esen rüzgârda…
(Konya/02 Mart 2008)
..
Umudun ilk umutsuzluğu bu
Akşamların ilk saatleri gibi
Gecemi yıldızlara düşman yoksa ay mı karanlığa
Oysa gecede saklı değil mi ay ve yıldız
Tıpkı senin gibi
Sende bende saklısın ama...
Bana uzak uzaklara çok yakın
..
Sonbahar yaprakları gibi zamanı gelince dökülen gözyaşlarım vardı benim.
Ve ilkbahar yağmurları gibi şiddetini asla kestiremediğim hüzünlerim.
Aklımdan çıkarmaya çalıştıkça akreplerin,yılanların soktuğu,
Yüreğinin derinliklerinde kaybolmak istedikçe ayrılık rüzgarlarının savurduğu.
Benim en beri gelen tarafından dört elle sarıldığım,
Senin en ileri dur yanından el salladığın.
Hiç bir doktorun tedavi edemediği sevda yanığı yanım benim.
..
Yoksun ya mevsimler kış, aylar zemheri
Görmedi bu gönül ne ilkbahar ne yaz
Buz tuttu Dünya gittiğin günden beri
Güneşi üşütür içimdeki ayaz
Zamanda bir kutsal yolculuğa çıksam
Gidip kalıversem yedinci asırda
..
seni
sonbahar ölümlerinin
kışa akan yalnızlığında
aradım seni
seni hüzünlü iç çekişlerin
kör derinliğinde
..
Yalnızlar Dünyası'na ilkbahar geldi
Ağaç meyve verdi, umut bebeği dünyaya geldi
Yalnızlar Dünyası'na yaz geldi
Güneş tabiatı, sevgi de insanı yaktı, kül etti.
Yalnızlar Dünyası'na sonbahar geldi
..
Soğuk odalarda duvarlara bakarak üşümekti yalnızlık
Sonbahar sabahında tek tek dökülen yapraklardı yalnızlık
Karanlık gecelerde mumun dibine vurduğu andı yalnızlık
Sessiz sedasız hayallerde çığırtkan bir çığlıktı yalnızlık
Yatağın yanı başında solmuş bir güldü
Dipsiz kuyularda tek damlanın sesiydi
Kaybolmuş ormanlarda dolanmanın adıydı
..
serin bir sonbahar akşamında
soğuk bir ilkbahar sabahındaki
çiğ damlası kadar
taze, duru ve
saflığın sevinciyle
yağıyorum; ince ince sessizce
akıyorum; uzun uzun derince
..
mecbur gülümseyişler mi atıyorsun
ilkbahar cemreleri gibi müjdeler dolu sesinle
hayret…bir karanlığı geçerken de titriyorsun
resimdeki mutlu çocuk diyorsun salıncaktaki
istanbul kadar güzel fotoğraflar elinde
bir selam gibi geçiyorsun küçük yaşlardan bugüne
ansızın değişiyor hayatın albümlerde
..
Güneşten aldığı renkleri konuşturan nehir
Gönül hazinesiyle coşan sohbete tanıktı,
Çimenindeyse papatya neşeleri yayıldı.
İlkbahar şarkısıyla buluştu gözlerimiz,
Pembe mehtapla aydınlandı yüzümüz,
Yürekte saklı söylenmemiş ifadeler
..
Gönlüme kök salan şiir ağacı
Sevgiyle beslenen ulu bir çınar
Aydınlık gülüşler kalbin ilâcı
Bengisu sözcükler her dem ilkbahar
Mutluluk suyunun can damarları
İlham sevgi akan kutlu bir pınar
..
Senin yüreğinde ıslak kalan türküler
benim yüreğime düşse bir akşam üstü.
Yüreğim yaslar başını yüreğinin yamaçlarına,
ruhunun gölgesine sığınır sevgili
bir ilkbahar sabahı.
..
O titrek bir ceylan bekliyor hâlâ
Sükûtu duyulur her an gün boyu
Hep benle beraber hep benim ile
Dertleri boşaltır derin uykuya
Ürperten yalnızlık ve yokuş diyar
Yürüyor geceye boyun bükerek
..
Bir yılda dört mevsim var,
Sonbahar,kış,ilkbahar,yaz.
İlkbaharda kiraz yeriz,
Kuzuları severiz.
Yazın gezer,eğleniriz,
..
Ne yakışır diline o nihavend şarkılar
Yüreğimin dalında bülbül gibi şakırsın
Yediveren güllerde açılırken goncalar
O aşkı,o sevdayı sen ne güzel taşırsın...
Gözlerinde ilkbahar,yanağında allar var
Bitmeyen mutluluğa koşacağın yollar var
..
solmadı solmayacak
o ilkbahar güneşi
belki tenimiz belki içimiz
usanmadı uslanmadı
hercai gençliğimiz
sizleri andıkça devrim çiçekleri
karşıyakanın üç çiçeği
..
Biricik torunum Deniz Emek’e;
Dalgaları hırçın, güneşle yoldaş
Engin bir deniz oldun sevinçlerimize
Ne iyi ettin geldin evimize…
İlkbahar çiçekleri gibi açtın
Zaferler kazandırdın mücadelemize.
..
Seninle her şey yerli yerindeydi
Sen gittin her şeyin tavrı değişti
Sen gidince gül ürperir oldu devedikeninden
Küçük tepe dağ zannetti kendini
Bülbül baykuştan korkar oldu
Sen varken her şey yerli yerindeydi
Sen gittin her şeyin rengi değişti
..
Gözlerinde saklı hangi ilkbahar!
Bir lahza bir hayal kur benim için
Vedasız, vefasız gitti turnalar
Ayrılık vehmini vur benim için.
Yad ellerde arta kalan günlerde
Ağladım hatrıma düştüğün yerde
..