Zum... Şiiri - Yorumlar

duyarlı çalışmanızı kutlarım....zorla sorun haline sokuluyor türban....

batilasma fikrinden kurtulmadikce bencil zihniyet batiyi modern gozle gorum uygarlik saydiklari surece asla kurtulmaz bizim millet bizim ulke kendi kendilerine savas vermekten.auropa sevdasi dolup tasiyor ulkemizin insanlarinda benzemek icin,bilmiyorlarki yada gormuyorlarki europa kimsenin esarbina ve kiyafetine karisip entel dantel diyerek cagdaslik bu demiyor.buyuk dertlerle ugrasmak zordur,o yuzden kucuklere zaman kaybi vermek vakit doldurur kavga gurultu olsunda nasil olursa olsun misali.ama yinede basaramiyacaklar cunki o ortu dinimizin simgesi atalarimizin bas taci.tebrikler ustadim cok guzel anlatim olmus.hollandadan kucak dolusu sevgiler..

neden böyleyiz diye çok düşündüm. neden her görüşün uç noktalarındayız. ben şu türban meselesinin her zaman karşısında olmuşumdur. kız başını örtmek mi istiyor, bırakın istedsiği gibi örtsün. kız açık mı gezmek istiyor onu da bırakın. ama aralarında kavga olmamamlı. bizimkiler bir bakmışsın birbirilerine girmişler. kan gövdeyi götürüyor. ve ozaman görünüyor kiş amaç dini inançmeselesi değil. çünkü ben sakallıların açık gençlere saldırdıklarını çok gördüm. mademki dinine sadıksın. sen dini vecibelerini yerine getirmene devam et. diğerlerin mezarına girecek değilsin. onların ahiret sorgularına karışacak da değilsin.
laikler de bir başka bu memlekette. kardeşim sen laiksen müslümanlığı red mi ediyorsun yoksa...
ben ateistim desen anlarım. ateist hiçbir dine inanmaz. ama laikim dyorsan laik insanların dini anlayışları vardır ve olmalı da. ben örneğin laik bir insanım ama bir kaç kızın başörtüsüyle okula gidişleri beni ürkütmez. bu memleket öyle her esen rüzgarla yıkılacak kadar çopten samandan kurulmamıştır. laiklerin telaşını da bir türlü anlayamıyorum. laikli,k siyasetle dinin ayrı duruşudur bence. insanların duruşuyla alakalı bir kavram değildir.
ne yazık ki üniversitelerde başörtülü kızların bir çoğu da burs karşılığı başartüsü takmaktalar. asıl sorun bu bursları sağlayanların amaçlarında yatmakta.
saygılarımla:
rr.akdora

Şimdi ben konuya daha değişik bir düz mantıkla bakmak istiyorum.Ancak sondan diyeceğimi önden emek istiyorum.Türban daha geniş anlamıyla kıyafetle ilgili genel görüntü;eğer siz birisine çalışıyor iseniz,o kişinin size dayatacağı şartlardan biri olabilir ve siz bu şartları kabul edip etmemekte elbette özgürsünüz. Ancak,bunun dışında demokrasi ve insan hakları gibi terimlerin telaffuz edidiği ve olmazsa olmaz kabul edildiği hiçbir Ülke de; ötekileri rahatsız edecek ve gayri ahlaki görüntülere sebebiyet vermeyecek tarzda özgürce yaşayabilmelidir insanoğlu.Bu tarifin içine sadece giyim kuşamı değil tüm yaşamsal enstrümanları koyabilirsiniz.

Ne var ki öte yandan siz de eğer giyim kuşamınız,saçınız sakalınız,içtiğiniz sigaranın markası,sevdiğiniz renkler,oturuşunuz kalkışınızla falanca gurubun,görüşün,takımın,sosyal katmanın bir ferdi olduğunuzu,o katmanın bilinen enstrümanlarını bi şekilde taşıyarak gösteriyor iseniz bunun bedelini ödemek ve mücadelesini de vermek durumunudasınız.Sarıkırmızı forma giyip,fener tribünlerinde oturamazsınız.Ancak fenerlilerle galatasaraylılar aynı mahallede,kahvehanede,sınıfta,yani yaşamın bir başka ve çok daha büyük bir düzleminde pekala dost ve kardeşçe yaşayabilmektedirler.

Kurban olduğum Rabbim onca büyüklüğüyle tek tip(beyaz,yeşil gözlü,sarı saçlı,60 90 60:)) merhametli,namuslu,güçlü,vs.vs...)insan yaratamazmıydı ki ,kulları ha bire buna yeltenir durur.

Ben toplumumuzda bu gün medyanın abarttığı derecede, din,dil,ırk,ayrışması ve bundan kaynaklanan rahatsızlıklar yaşandığına inanmıyorum.İnsanımızın öncelikli sıkıntısı işsizlik ve geçim derdi dir.Benim Büyük kızımın başı açıktır ancak beş vakit namazını kılar,gelinim türbanlıdır o da ha keza,küçük kızım başı açıktır namaz kılmaz,ben cumadan cumaya giderim ancak bu benim eksikliğimdir ve Rabbim bunun hesabın BANA soracaktır elbette.

Velhasılı kelam Yaradılanı hoş gör YARADAN dan ötürü.

Son olarak akıllı ve sağ duyulu halkımızın asla ve asla medyanın art niyetli kısmının yazıp çizdiklerine pekte kulak astığını sanmıyorum.Bunlar balon şişirip patlatmaktan rant elde eden,sun'i gündem yaratan trivri anket ve yayınlardır.

Tüm dostlara saygı,sevgi ve selamlarla.

Kaleminize ve yüreğinize sağlık değerli Çoban üstad,paylaşımınız için teşekkürler.

Düşüncelerinizin ikliminden demlenen didaktik şiiriniz ve açıklamalarınızdaki bilgilendirici içerik için teşekkürlerimi ve tebriklerimi sunuyorum.Saygılarımla...

.
Tebrikler Mehmet Abim...

Güzel 1 konu ve güzel 1 anlatım...
.
Bu mevzu aynen halı tokumaya benzer...

Halı tozludur...Ve her tokmak tozun birazını döker...

Mehmet Abim,Siz halıyı sallandırmışken,

2 tokmakta biz vuralım İnşâallah;

(Orada bulunan 1 dostum anlatmıştı...12-13 yıl kadar olmuşluğu vardır.)

Rektör Beyefendi akademik yılın kapanış oturumunda konuşmasını tamamlarken,(salonun sol arka kısmındaki 3-5 başı kapalı bacımıza şöyle 1 göz ucuyla da bakaraktan) demiş ki:

-Millet uzaya gidiyor.Ay'a çıktılar.Şimdi de Mars'a yolculuk hesabı içindeler.

-Biz,daha hâlâ 'çağdışı' işlerle,örtülerle vakit harcıyoruz...

(Bayağı konuştuktan sonra...)

-Çağlar boyu bu doğma'lar yüzünden hep gerilerde kaldık(!) demiş...

Taaa,o gerilerde oturan bacılarımızdan 1'i elini kaldırıp konuşmak için (nihayet)müsaade almış ve demiş ki:

-Sayın Hocam;siz uzaya uzay mekiğini fırlattınız da,bizim türbana mı çarpıp aşağıya düştü?...

(Elbet ki,bacımız dışarı alınmış,rektörümüz ise bitirdiği konuşmayı; en baştan alıp 1 daha 1 daha anlatmış ve orada bulunanlarda bi' güzel aydınlanmış)
.
İşin aslı bu mevzu o kadar basit 1 çözüme sahiptir ki...

Örtünen kendi arzusuyla örtünecektir,örtünmeyen ise bu ikazları susup dinleyiverecektir...Mevzu bu kadar basittir...Hâ örtünmedi mi;o onun bileceği 1 iştir...
.
Efendim;

Saygılar Sunarız...
.
Vesselam

Ah hocam o kaşıkta daha çok fırtınalar kopacak

çünki kimse düzeltmeyi istemiyor... istisnasız...

ta ki bu halk kendiyle barışana kadar.

Saygılarımla

Özgür düşünceye,özgürlüğe güzel kaleme en içten saygaılarımla....

Sevgili Müsade ÖZDEMİR'in bütün düşüncelerine katılıyorum. Benim tekrar buraya bunları yazmama da gerek olduğunu düşünmüyorum.

Teşekkür ederim sevgili Müsade Hanım. Bu düşüncelerinizi yazdığınız için. Her yazdığınız yazının altına imzamı atıyorum.

Ülkemde yaşayan tüm insanların bir an önce uykudan uyanmasını ve gerçekleri en acık şekilde görmesini diliyorum.

Saygılarımla.

Kanayan yaraya parmak basmışsınız hocam...Her kelimenin altına imzamı atarım...Saygımla